Kaleiçi Esnafı Direniyor

Denizli’de üretilen her türlü tekstil ürünün yanısıra kuyumculuk, bakırcılık, demircilik gibi tam 65 farklı meslek grubunun yer aldığı Kaleiçi Çarşısı’nda şu günlerde esnafın tabiriyle yaprak kıpırdamıyor. 40-50 yıllık alışkanlıklarını bırakıp Kaleiçi’ni bırakmak istemeyen direnen esnafı ayakta tutan ise dostluk. Kaleiçi Güzelleştirme ve Kültür Derneği Başkanı Soner Yıldız ve dernek üyelerinin Kaleiçi’ni hareketlendirmek için arayışı devam ediyor. 

Tarihi Kaleiçi Çarşısı, yok olmaya yüz tutmuş kuyumculuk, bakırcılık, demircilik gibi geleneksel el sanatları ürünlerinin üretim ve satışının yapıldığı,  Denizli’de üretilen her türlü tekstil ürünü bulabileceğiniz 650’den fazla işyerinin bulunduğu büyük bir açık AVM. 
Daha çok düğüncülerin, gurbetçilerin uğrak yeri olan Kaleiçi Çarşı esnafı,  2016 yılında yaşanan olayların ekonomiye yansımasını daha yeni yeni hissediyor. 

YAPRAK KIPIRMADIYOR
Esnafı tabiriyle Kaleiçi’nde son günlerde yaprak kıpırdamıyor. Kaleiçi Güzelleştirme ve Kültür Derneği Başkanı Soner Yıldız, 2016 yılının iyi geçtiğini ancak 2017’ye güzel başlamadıklarını söyledi. Kasım ayından itibaren Kaleiçi’nde yaprak kıpırdamadığını ileri süren Yıldız, “Kaleiçi, şöyle açıkçası ekonomik kriz olsa da düğün beklemiyor. İnsanlar, zaruri ihtiyaçlarını komşusundan borç alarak veya banka kredisi alarak karşılıyor. Kaleiçi, düğüne endeksli AVM olduğu için Kasım ayına kadar yaşanan olumsuzluklardan etkilenmedik. Daha yeni yeni hissediyoruz” dedi. 

HEM AVM’LER HEM KRİZ ETKİLİYOR
Kaleiçi’ne son dönemlerde tek müşteri denilen grubun gelmediğini söyleyen Yıldız, “Müşteriler ya AVM’lere gidiyor, ya da alışveriş yapmıyor. Bizim Kaleiçi’ne özellikle üniversite öğrencilerini çekmemiz gerek. Bunun için DTO Başkanı Uğur Erdoğan’dan bir ricam olacak. Burası ile ilgili yeni bir çalışma yapılmalı. Bugün Kaleiçi’nde kaç işyerinin olduğunu bile bilmiyoruz. Dernek olarak bizim 5 yıl önce yaptığımız rakamlar var elimizde. 5 yıl önce yaptığımız çalışmaya göre Kaleiçi’nde 65’in üzerinde meslek dalında 650 işyeri mevcut. Ama bu rakamlar değişmiş olabilir. Ayrıca bizim yetkililerden bir isteğimiz daha var. Caddelerin isimlendirilmesi” diye konuştu.


KALEİÇİ’Nİ BİLMEYEN VAR
Tarihi Kaleiçi Çarşısı’nı bilmeyenlerin olduğunu de dile getiren Yıldız, “Denizli’ye gelen birçok kişi Kaleiçi’ni gezmeden gidiyor. Buna üniversite öğrencileri de dahil. Kaleiçi Çarşısı’nın tanıtımında yetersiz kalıyoruz. Festivaller yapılıyor ve devam edecek ancak, ondan da verim alınamadı” dedi. 

MAALESEF KAPANAN İŞYERLERİ VAR
Kaleiçi’nde kapanan işyerleri de azımsanmayacak sayıda. Başkan Soner Yıldız, “Maalesef çarşımız ekonomik krize meydan okuyamadı yelkenleri suya indirdi. Ekonomik durumu iyi sermayesi kuvvetli olan esnafta bir sorun yok, sermayesi zayıf olan esnaf maalesef işyerlerini kapatmak zorunda kaldı. Çok sayıda kapanan işyeri var.  İşin daha vahim olan yanı, geçtiğimiz yıllarda kapanan işyerleri aynı gün içinde hava parası verilerek yeniden tutulurdu. İnsanlar kavga ederdi ama şuan 1-2 aydır boş bekleyen maalesef boş duran dükkanlar var. Kiralar ben yatırımcılara seslenmek istiyorum. Çarşıda kiralar çok uygun. Şu an bayramyeri veya başka bölgelerdeki kira bedellerinin dörtte birini, beşte birini Kaleiçi’nden işyeri kiralanabilirsiniz” diyerek yatırımcıları Kaleiçi’ne davet etti.  

TARİHİ ÇARŞILAR FEDERASYON ÇATISI ALTINDA BİRLEŞECEK
Aralarında Denizli, İstanbul, Bursa ve İzmir’in de bulunduğu 7 ilde faaliyet gösteren çarşıların bir araya gelmesiyle Tarihi Çarşılar Federasyonu kurulduğunu söyleyen Yıldız, “ Kaleiçi ile ilgili yerel yöneticiler başta olmak üzere güzel çalışmalar yapıldı. Ama yeterli değil. Kaleiçi’ni  yeniden canlandırmak , özellikle gençlerin zaman geçirebileceği mekanların açılmasıyla ilgili yeniden bir çalışma yapılması gerekiyor. Bursa Tarihi Kapalı Çarşı’yı gezdim. Kaleiçi’nin de öncelikle üstünün kapatılması gerek. Kış aylarında yağmur ve karda müşteri gelmiyor, gelmek istemiyor. Aslında Türkiye genelindeki Tarihi Çarşılarda aynı sorun var. Bu sorunların çözümü için Federasyon çatısı altında birleştik. Birlikte güzel çalışmalar yapılacağı inancındayım” dedi. 

PAZAR YERİ KANAYAN YARA
Kaleiçi’nde bulunan pazaryeri ile ilgili sorunun devam ettiğini söyleyen Yıldız, “O bizim kanayan yaramız. SİT alanı olduğu için yıkılamıyor. Bari restorasyonu yapılıp yeniden düzenlenmeli. İnanın içerisine girdiğimizde bizim yüreğimiz kanıyor, içimiz acıyor” diyerek pazaryeri ile ilgili ne yapılacaksa bir an önce yapılmasını istedi.  

KALEİÇİ’NDE KREDİ KARTI DEĞİL DOSTLUK VE GÜVEN GEÇERLİ
Kaleiçi’nde kredi kartının değil dostluğun ve güvenin geçerli olduğunu belirten Soner Yıldız, “İnsanlar alış-veriş için neden AVM’leri tercih eder anlamam.  AVM’de bir mağazaya girdiğinizde size ne hoş geldiniz diyen olur ne de çay ısmarlayan. Biz burada Ahilik geleneğini sürdürüyor ve gelen müşterilerimize çay, kahve ısmarlamadan göndermeyiz. Zaten müşterilerimizin çoğunu dostlarımız oluşturur. Ayrıca, ben AVM’ye gittiğimde pestilim çıkmış bir vaziyette ayrılıyorum. O elektrik beni yoruyor. Oysa Kaleiçi’nde daha ferah alışveriş yapma imkanı var. Tek eksiğimiz, üstünün kapanması ve gençlere yönelik yatırım” dedi. 

KUYUMCULARA İSE BİR DOKUNDUK BİN AH İŞİTTİK
Kaleiçi meslek gruplarından kuyumcular ise 15Temmuz sürecinden en çok etkilenen esnaf arasında yer alıyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Dövizinizi bozdurun” çağrısı üzerine 20 günlük bir hareketlilik yaşandığını söyleyen Kaleiçi esnafı ve Denizli Sarraflar ve Kuyumcular Odası Başkanı Yusuf Yıldırım, “Ancak daha sonra vatandaşın yastık altındaki birikimlerin azalması ve fiyatların yükselmeye devam etmesinden dolayı insanlar tereddüt yaşıyor.  Satmak isteyen yükselir mi? beklentisi içinde almak isteyenler de düşer mi? Beklentisi içinde” dedi.

ALTIN ALMAK VE SATMAK İSTEYENLERE TÜYO 
Başkan Yıldırım, “Bir sene önce 1 kilogram altın 44 bin 500 dolar yapıyordu. Şuanda 1 kilo altın 38 bin 500 dolar yani hala yaklaşık 6 bin dolarlık bir boşluk var. Bu zaman içerisinde tekrar 44 bin 500 seviyelerine yükselecektir. Eğer dolar bu halde kalsa bile hiç yükselmediğini varsayalım 3,8, 3,5 bandına otursa bile altın 160-170 civarında bir fiyata geliyor” diyerek atın almak veya satmak isteyenleri tüyo verdi. 

KUYUMCU STOKLARINI ERİTMEK İSTİYOR
Yaşanan durgunluğun esnafı olumsuz etkilediğini söyleyen Yıldırım, “Biz alıp-sattıkça kazanıyoruz. Vitrinde duran altının bize karı yoktur. Alım satım yapmadan kazanamayız. Stoklarımızı eritip, yerine yeni sezon ürünleri getirmemiz gerekiyor ama  getiremiyoruz. Bunun yanında işlerinin kirası, personel gideri gibi sabit giderler devam ediyor” diyerek yaşadıkları zor günleri özetledi.