Mitral Kapak Hastalıkları Hakkında Bilinmesi Gerekenler

Hayati açıdan vücudumuzun en önemli organlarından biri olan kalp, gün içerisinde ortalama yüz bin kez çarpmaktadır. Kalbin ritmik bir şekilde kasılması kan dolaşımını sağlar. Bu çarpma sonucunda oluşan dolaşım sisteminde 5 litre kan birikmekte ve bu kan organlara ve dokulara taşınmaktadır. Kalpte 4 odacık yer almaktadır. Bunlar 2 kulakçık ve 2 karıncık olarak da adlandırılmaktadır. Odacıklar arasında bulunan kapakçıkların görevi ise kanın doğru bir şekilde pompalanmasını sağlamaktır. Dolaşım sistemindeki kan kalbe sağ atriyumdan girerek, sağ ventriküle aktarılmaktadır.
Kalp kasıldığında bölgedeki kan pulmoner kapaktan geçer ve temizlenmek için akciğere gitmektedir. Akciğerde oksijenlenip, temizlenen kan sol atriyuma gelmektedir. Daha sonra mitral kapaktan geçerek son ventriküle ulaşan kan, aort damarı vasıtasıyla tüm vücuda pompalanmaktadır. Bazı durumlarda mitral kapakta hastalıklar baş göstermektedir. Bu gibi durumlarda kan, vücuduna sağlıklı şekilde dağılamamaktadır.

Mitral kapak hastalıkları İstanbul ve çevre illerde sıklıkla karşımıza çıkmaktadır. Hastalığın tedavi edilmesi hayati tehlike açısından önem taşımaktadır. Koroner bypass cerrahisi İstanbul ve çevre illerde ihtiyaç duyulan bir diğer önemli işlemdir. Tedavi için alanında uzman profesyonel Macit Bitargil önerilmektedir. Müşteri memnuniyetini ilke edinmiş bir isim olan Macit Bitargil, tüm tedavi işlemlerini güvenli bir şekilde gerçekleştirmektedir.

Mitral Kapak ve Hastalıkları Nelerdir?
Mitral kapak, kalbin sol kulakçığı ve sol ventrikülü arasında bulunmaktadır. İki yaprakçıktan oluşan yapıya sahip mitral kapak, oksijenli ve verimli kanı sol karıncığa ulaştırır. Sol karıncığa gelen kan, aort damarından geçerek tüm vücuda dağılır. Bu işlem sırasında mitral kapak, pompalanan kanın sol kulakçığa geri gitmesi önler. Mitral kapakta oluşan çeşitli hastalıklar sonucunda kapağın düzgün kapanmaması ve kanın sol kulakçığa geçmesi sorunu gözlemlenebilmektedir. Bu gibi durumlarda kalp normal işlevini yerine getiremez. Aynı zamanda oluşan daralma ya da tıkanmalarda kanın sol kulakçıktan, sol karıncığa geçişi de zorlanmaktadır.

Erken aşamalarda fark edilemeyen mitral kapak hastalıkları, ancak ilerleyen sevilerde kendini birtakım şikâyetler ile göstermektedir. Mitral kapak hastalıklarına bağlı olarak ortaya çıkan şikâyetler genellikle nefes darlığı, aritmi, çarpıntı, kalpte üfürüm duyulması, bacaklarda ödem oluşması, kanlı öksürük, çabuk yorulma, göğüs ağrısı olarak sayılmaktadır. Mitral kapak hastalıkları doğumsal oluşabileceği gibi çeşitli sebeplerden dolayı da ortaya çıkmaktadır. Edimsel kapak hastalıkları çoğunlukla çocukluk döneminde ortaya çıkan romatizman ateşten ya da yaşın çok ilerlemesinden kaynaklanmaktadır. Bunun yanı sıra kalp krizi geçirmiş hastalarda da mitral kapak hastalığı görülebilmektedir.

Mitral Kapak Hastalıkları Nasıl Tedavi Edilir?
Mitral kapak hastalıklarında bozulan kapak, tam kapanmaz ve kanın geçişini zorlaştırır. Bu hastalığa mitral yetersizliği de denilebilmektedir. Mitral yetmezlik hafif, orta ya da ileri derecede olabilir. Bu hastalığı tedavi etmek amacıyla mitral kapağını değiştirmek ya da tamir etmek gerekmektedir. Mitral kapakçıklarda yapı bozukluğu yoksa ve sadece çökme meydana geldiyse bu gibi durumlarda kapak değişikliği yerine tamiri önerilmektedir.

Mitral kapak tamiri, kapakta görülen yetmezlik problemi için sıklıkla tercih edilen bir tedavi yöntemidir. Kapağın yapısı korunarak, tamir işlemi gerçekleştirilir. Kapaktaki bozulmuş kısımların düzeltilmesi amacıyla farklı yöntemlerin uygulanır. Kapaktaki fonksiyon kaybının düzeltildiği bu tedavi yöntemlerinde kalp ve akciğer makinesinden faydalanılarak kalp durdurulur. Mitral kapağa ulaşılarak, kapaktaki bozulmuş kısımlar çıkarılır, geri kalan dokular dikilir. Tamir aracılığı ile gerçekleştirilen tedavinin başarılı olup olmadığı test edilmelidir. Tedavinin yetersiz olduğu durumlarda kapak değişimine gidilebilmektedir.

Mitral kapak değişimi ise kapak tamirinin mümkün olmadığı durumlarda tercih edilen bir tedavi yöntemidir. Gerekli cerrahi yöntemlerle çıkarılan kapakların yerine mekanik ya da biyolojik kapaklar yerleştirilmektedir. Kapakta ileri derecede kireçlenme ve darlık görüldüğü durumlarda mitral kapak değişimi tedavisi yapılmaktadır. Kapak değişimi sırasında mekanik ya da biyolojik kapak tercih edilebilmektedir. Mekanik kapak takılan hastaların yaşamları boyunca kan sulandırıcı ilaç kullanması gerekir. Domuz, sığır ya da insan dokularından elde edilen biyolojik kapaklar ise herhangi bir ilaç kullanımını gerektirmese de çabuk yıpranmaktadır. Hastanın 10-15 sene sonra tekrardan ameliyat olması gerekliliği doğmaktadır. Bundan dolayı özellikle genç hastalar için biyolojik kapak kesinlikle önerilmemektedir. Çünkü sürekli olarak ameliyat geçirmek kişi hem mental hem de bedenen güçsüzleştirir.