“Siyasette oldum demek, öldüm demek”

Milliyetçi Hareket Partisi 28. Dönem Denizli Milletvekili Aday Adayı Mimar Ebru Leman Kalkan, 14 Mayıs 2023 tarihinde gerçekleştirilecek olan Türkiye Genel Seçimleri için teşkilatlarıyla ve hemşerileriyle bir araya geliyor, istişarelerde bulunuyor. Yoğun bir tempoda çalışmalarını sürdüren Kalkan, eğitim, iş ve siyaset yaşamına dair merak edilenleri anlattı.

Ülkücü, milliyetçi bir aileden geldiğini ifade eden Leman Kalkan, 2009 yılından bu yana Milliyetçi Hareket Partisi’nin bir çok kademesinde kesintisiz, etkin görev aldı. Belediye meclis üyeliği yaptı, Denizli için önemli kararların altına imza atan isimlerden oldu. Kadınların mutlaka siyasette etkin rol alması gerektiğini söylüyor ve “Davamızı çok daha ileriye taşımak için yorulmayacağız, yılmayacağız” diyor…

Ebru Leman Kalkan kimdir ?

-Memleketim Denizli. Liseyi Ankara Atatürk Lisesi’nde okudum. Üniversitesi Eskişehir Anadolu Üniversitesi Mühendislik Mimarlık Fakültesi Mimarlık Bölümü’nde bitirdim. İŞ hayatıma Eskişehir’de Eczacıbaşı’nda başladım. Çok kısa bir süre İstanbul Eczabaşı’nda çalıştıktan sonra sektörde benzeri pozisyonlarda görev aldım. Ağırlıklı şantiye olmak üzere mimarlığın her kolunda görev aldım. Evlenip Denizli’ye geldiğimde kendi mimarlık ofisimi açtım. O gün bugündür, müteahhitlik ve mimarlık yapıyorum.

Siyaset… İlk kez siyasete girmeye nasıl karar verdiniz?

Ülkücü bir annenin ve milliyetçi astsubay bir babanın kızıyım. Milliyetçi Hareket Partisi’ne uzak değildim. Resmi olarak kayıt olmam oğlumun dünyaya gelmesinden sonra 2009 yılıdır. Milliyetçi Hareket Partisi’nin Kadın Kolları’nda siyasete başladım. Her aşamasında bulundum. İlk karar verme noktam ise bir STK’nın İstanbul’da yapılan geniş toplantısı sonrasıdır. Bize benzeyen kadın, milliyetçi, vatansever, seçmenin kendini daha az ifade ettiği görmem üzere siyasetin içinde olmamız gerektiğine karar verdim.

Kadın siyasetçilerin arttığını görüyoruz. Siz, kadınların siyasetteki yerini nasıl görüyorsunuz?

-Çok sevdiğim bir söz var: ‘Marifet iltifata tabidir’ Kadınlar takdir edildikçe siyasetin içine girmek için daha fazla yürekleneceklerdir. Doğru bir tespit. Bizim partimiz için konuşursak zaten işin mutfağında genelde kadınlar vardı. Proje üretim noktalarında, seçim çalışmalarında ağırlıklı kadınlarımız oluyordu. STK’larla çok iç içe bir yapımız var. Kadını öznesi yapan bizde KAÇEP diye bir bölümümüz var ki gayet işlevsel olarak hem saha hem de bilimsel bazda yoğun çalışıyor. Sadece bir kadın olmaktan çıkıp engelli bireylerle ve çocuklarla ilgilenen geniş bir Milliyetçi Hareket’in içinde bir bölüm oluşturuldu.

MHP’ nin, parti içindeki kadın yöneticilere, aday adaylarına olan desteği…

-Partimizin bizlere olan desteği çok… Liderimiz Sayın Devlet Bahçeli’nin desteği çok fazla… Her ne kadar erkek egemen bir parti gibi görünsekte bizi her zaman koruduklarını ve kolladıklarını, bir abla gibi, bir kardeş gibi gördüklerini bildiğimiz için çok rahat tüm çalışmalarımızı onlarla omuz omuza yapabiliyoruz.

Sizin için siyaset, hayatınızın neresinde yer alıyor?

-2009 yılından beri kesintisiz bir şekilde partimin her mecrasında görev aldığım için elbette benim için önemli bir yerde siyaset… Ancak bu zamana kadar sadece görevimi en iyi şekilde yapmaya odaklanmıştım. Beklenti ile yapılacak bir şey değil çünkü siyaset… Hakikaten gönlünüzü koyarsanız ve bir ikbal beklentisi olmadan görev yaparsanız hem bulunduğunuz topluluğa hem de kendinize çok daha faydalı olabiliyorsunuz. Ancak şimdi milletvekilliği aday adaylığı sürecinde her şeyin önüne geçti. Bu davayı çok daha ileriye taşımak için ‘Yorulmayacağız, Yılmayacağız’ diye yola çıktık. Dolayısıyla şuanda merkezimde siyaset var.

Sizce, bir siyasetçi her zaman inandığı şeyleri mi söyler?

-Siyasetçi inandığı şeyleri söylemezse siyasetçi olmaz. Çünkü inandığı için bir davaya dahil olmuştur ve o davanın doğrularını herkese duyuracağım diye yola çıkmıştır. İnanmaktan vazgeçtiği noktada kimseyi ikna etme şansı da kalmaz.

Siyasetin dışına çıkacak olursak, nasıl bir eş, nasıl bir annesiniz?

-Nasıl bir eş olduğumu eşime sormak lazım. Biraz fazla takıntılı bir anneyim. Sürekli haber almak ne yaptığını bilmek isterim oğlumun.

Meclise girmeniz halinde bir anne olarak, kadınlar ve çocuklar için yapmak istediğiniz ilk şey ne olacak?

-Meclise girmemiz halinde öncelikle hedefimiz, engelli anneleriyle ve kayıt dışı çalıştırılan kadınlarla ilgili olacak. Engelli annelerinin özellikle erişkin yaşa gelmiş engelli bireylerin annelerinin çok zorluklar yaşadığını ve büyük bir çoğunluk olduklarını biliyorum. İlk hedefim onların hayatını daha rahat geçirmelerini sağlamakla ilgili çalışmalar olacak.

Siyasetçilerin mutlaka bir sloganı vardır. Sizin siyasette bir sloganınız var mı?

-Yine sevdiğim bir söz ile devam edeyim. Siyasette oldum demek, öldüm demek. Ne zaman bir makama, mevkiye geldiğinizi, artık çok iyi piştiğinizi düşünürseniz o gün bittiğiniz gündür. Öğrenecek çok şeyimiz var, yürünecek çok yolumuz var. Yorulmayacağız!

Okurlarımıza son bir mesajınız olacak mı?

- Hep birlikte tarih yazacağız. Cumhur İttifakı, Türkiye Yüzyılı’na yürüyor. Birinci hedefimiz Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ı Cumhurbaşkanlığına tekrar seçtirmek ve tek ülkümüz olan bizim de yüreğimizi titreten Türk ülküsüne koşar adımlarla gitmek.