Atatürk’ün Yoldaşları 3-Kazım Karabekir

Yıl 1919, aylardan temmuz, temmuzun sıcaklığı dahi vatanın işgalinin soğukluğunu örtememişti. Doğuda İngiltere, Amerika ve Fransa’nın her türlü desteği gösterdiği, yardımı sağladığı Ermeniler, Rumlarla bir olup Ermenistan ve Pontus kurma çabalarına girişmişler, halkı taciz ve tahrik ediyor, insanları katlediyorlardı.

İstanbul Hükümeti ülkenin dört bir yanında yaşanan işgal ve katliamları sadece seyrediyor, bununla da kalmıyor,ordu komutanlarını işgal güçlerinin talepleri yönünde revize  etmeye çalışıyordu. Bu görüş ve çabaya paralel olarak Mustafa Kemal Paşa’nın İstanbul’a geri dönmesinin istendiğini Savunma Bakanı telgraflarla dillendiriyordu. Bu telgraflardan birine Kazım Karabekir şöyle bir soru ile karşılık verdi: ‘’Vatanın istilası bilerek mi kolaylaştırılıyor?’’ Bu sorusunu içeren telgrafa bir cevap verilmedi. Ne demişler; sükut ikrardan gelir!

Mustafa Kemal Paşa bir taraftan Erzurum Kongresi hazırlıklarını sürdürüyor ve İstanbul Hükümetince azledilmeden de istifa etmeyi düşünüyordu ama son derece de üzgündü. Kazım Karabekir Paşa Mustafa Kemal Paşa’nın üzüntüsünü hafifletmek, Onu rahatlatmak için şöyle der:

 ‘’ Müfettişlikten, hatta askerlikten çekilmenize hiç teessür duymadan karar verebilirsiniz. Size mukaddesatım namına söz veriyorum. Size müfettiş olduğunuzdan daha çok hürmetkar bulunurum. Sizi millete tanıtmak, halkın ve ordunun hürmetini üzerinizden ayırmamak vazifemdir.

Daha İstanbul’da iken Doğuya gelmenizi rica ettiğimi hatırlayınız. Müfettiş değil, bir birey olarak gelseydiniz, sizi başlayacağımız kurtuluş mücadelesinde başkanlığımıza çıkarmayı daha o zamandan karar vermiştim. Erzurum Kongresi esaslarında fikirler birleştikten sonra milli kuvvetle işe başlarız.’’

Gelişmeler üzerineMustafa Kemal Paşaaskerlikten istifa eder, kendisi ile birlikte ekibinde bulunan diğer subaylarda istifa ederler ve sivil halde vatan mücadelesine devam ederler amayetkisel anlamda daha zorlu bir süreç başlar. İşte bu ahvalde Kazım Karabekir Paşa’nın bu desteği çok önemli ve çok kıymetlidir.

Mustafa Kemal Paşa istifa telgrafının çekilmesinin ardından ‘’Aziz arkadaşlarım, bu andan itibaren hiçbir resmi sıfat ve memuriyetim yok, bir millet ferdi olarak, milletten kuvvet ve kudret alarak vazifeye devam edeceğim.’’der lakin üzgündür ama O sadece Osmanlı Devlet’inin askerliğinden istifa etmiştir yoksa O her daim askerdir.

Kazım Karabekir Paşa hazır ol halinde selamlar Mustafa Kemal’i ve ‘’Bundan sonra bile ne emriniz varsa, yapmayı bir şeref bilirim.’’ der.

Yani, bir Osmanlı Generali olan Kazım Karabekir, artık bir sivil olan Mustafa Kemal’e hala emrine amade olduğunu bildirir. Bu, Kurtuluş Savaşı için önemli bir kırılma noktasıdır. Elindeki yetkilerle Mustafa Kemal’i tutuklaması olanak dahilinde iken, seçtiği yol vatan kurtarma yolunda yaptığı tercihin ne denli isabetli olduğunun göstergesidir ve tarih sayfalarına saygın, güzel ve iyi bir insan, bir vatan kahramanı Kazım Karabekir Paşa olarak kazınmasının en mühim sebeplerinden biri olur.

           Üç gün sonra Cumhuriyet Bayramı, bu güzel insanların kurduğu Cumhuriyet’e yeter derecede sahip çıkabilmek umuduyla, ruhları şad olsun…