“BEN KEMAL GELİYORUM“

Böyle başladı yolculuğu “Ben Kemal Geliyorum “

Ne diyelim kervan yolda düzülür… 14 Ağustos 2001 yılında kurulan sayın Recep Tayyip Erdoğan önderliğindeki Ak parti 1 yıl sonra yapılan genel seçimlerde 365 milletvekili çıkararak tek başına iktidar oldu. O günden bu yana hiç seçim kaybetmeyen Ak parti 21 yıldır Türkiye siyasetinin en uzun iktidarda kalan siyasi bir hareket olarak ismini yazdırdı. 9 Mart 2003 yılında Siirt’te düzenlenen seçimlerde milletvekili seçilerek meclise giren sayın Recep Tayyip Erdoğan 15 Mart 2003 yılında Başbakanlığı devraldı, 10 Ağustos 2014 yılında ise ilk kez yapılan Cumhurbaşkanlığı seçimini kazanarak 12. Cumhurbaşkanı seçildi ve günümüze kadar tekrar kazanarak bu görevi devam ettirdi. Partisi ile iktidarda kalan en uzun siyasetçi olarak ta tarihe geçti…

Dile kolay 21 yıl….

Günümüze gelelim 14 Mayıs seçim tarihinin açıklanması ile Cumhur ittifakı diye adlandırılan Ak Parti MHP ve BBP adaylarının yine sayın Recep Tayyip Erdoğan olduğunu açıkladı. Bazı isimler vardır Kİ Türk siyasetinde partinin önünde yer alır Tayyip Erdoğan aslında Ak parti dmektir.

Millet ittifakı ise CHP genel başkanı sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nu 13. Cumhurbaşkanı adayı olarak açıkladı. Şimdi geldik siyasete ve sandığa doğru uzanan yola…

Bunlar benim görüşümdür katılmayabilirsiniz lakin Ak Parti son yıllarda yorgunluktan kaynaklanan veya yıllardır siyasi gücü etrafında hisseden siyasiler tarafından farkında olmamakla beraber bir yıpranma sürecine girdi…

Şunu da ekleyeyim ki sayın Recep Tayyip Erdoğan gibi usta bir siyasetçi dahi bazen kontrolü dışında gelişen söylemler karşısında suskunluğunu korudu.

Tabi her siyasi harekete zarar verenler olduğu gibi siyaseten ticarete ve ticareten ekonomisini büyüte büyüte ilerleyenler siyasi hareket ve halkın arasına duvarlar ördü…

Yani çok uzatmayayım bu öyle kolay bir seçim olmayacak belki de Ak Partinin verecek olduğu en zor sınavdır.

Kemal Kılıçdaroğlu’nu küçümseyen de kaybeder,

Ayrıca millet ittifakını oluşturan CHP ve İYİ partinin oy oranlarını da yok saymamak gerekiyor tabi. Gelecek, Deva, Saadet ve DP’yi de eklersek matematiksel olarak seçimin ne denli başa baş geçeceğini de görmek için filozof olmak gerekmiyor.

Bir tarafta hiç seçim kaybetmemiş bir Tayyip Erdoğan, bir tarafta ise hiç kazanamamış Kemal Kılıçdaroğlu lakin bu orantı sizi aldatmasın. Bazen insanlar kaybede kaybede de kazanabilir…

Halk kendine yakın gördüğünü sahiplenecektir kendinden uzak kalana ise uzak kalacaktır…

Bu süreçte daha önce de yazmıştım sosyal medyaya ve söylemlerimize oldukça dikkat etmeliyiz siyaset bu biri gider, biri gelir…

Lakin kırılan kalpleri tamir edemezsiniz çünkü sözden ağırı yoktur.

Ülkemiz için hayırlısı olsun, ha sorarsanız bana sandıktan kim çıkar diye…

Rahmetli Demirel’e aynı soruyu sordular dedi ki; Ne bileyim ben kim sandığa girerse o çıkar…

Gençler bu seçimin belirleyicisi olacaktır…

Yarınlardan umudunuzu, yüzünüzden gülümsemeyi eksik etmesin…

Sağlıcakla…