BENİ BÜYÜTEN ‘GÜÇLÜ KADINLAR’

Geçenlerde bir kitap okudum ki günün anlam ve önemine dair paylaşmazsam olmaz. Öyle okudum bitti kaldırayım rafa bir kitap da değil ayrıca. Ara sıra açıp okunacak, esin kaynağı olacak, gerekli motivasyon dozunu sağlayabilecek bir kitap. Dahası eşe dosta duyurulacak çünkü kitabın gelirinin tamamı kız çocuklarının eğitimine bağışlanıyor. Bu durum da kitabın lezzetini ikiye katlıyor. Sevgili Nurgül Soydaş’ın düzenlediği bu kitabın içinde duayenBetul Mardin’den (halkla ilişkiler mesleğinin öncüsü) tutun da Gamze Cizreli’ye (Bigchefs markasının kurucusu) kadar birçok başarılı kadının röportajı var. Düştüklerinde nasıl kalktıkları, yolu yürümek için verdikleri çaba ve karşılaştıkları zorluklar… Ama mutlu son. Başarılarıyla anılan kadınlar. Okuyun, okutun. Kız çocuklarımıza da destek olun.

En büyük şanslarımdan biri de ‘güçlü kadın’ların arasında büyümek. Yani ilham kaynağım beni büyüten kadınlar ve kulağıma küpe olan binlerce not hayatımda. En güzel kahramanım babaannem. Hayatın trajedi olmasına yenilmeden her sabah yeniden başlamış. Yeniden yoğurmuş, yeniden pişirmiş ve yeniden dokumuş. Sonra annem ve teyzelerim tabii ki. Zamanın zorlayıcı şartlarına rağmen dokuma tezgahlarında işledikleri gençlikleri. Ve tezgah aralarında büyüttükleri çocukları. En küçük teyzem mesela ayağındaki aksaklığa kafa tutarak emeklilik hayatını örgü örerek, zaman zaman çocuk bakarak varolmayadirenmiş. Ama hep ayakta dimdik. ‘Ellerim ve kafam sağlam çok şükür’ nidaları da hafızamda. Elleri de çok lezzetlidir benim bu ‘güçlü kadınlar’ımın. Kuru ekmeğin içine helva koyup verirler kebap niyetine yersinizJ

Gelelim M. Kemal Atatürk’ün değindiği yine güzel bir konuya; “Yeryüzünde gördüğümüz her şey kadının eseridir.”

Evet!

Ailemde ve toplumda gördüğüm her şeyde kadının izi var. Tarih kitapları da Nene Hatunlar Halide Edipler gibi nice örneklerle dolu.

Demem o ki; ‘güçlü kadın’ yuvadır.

Kadın aynandır. Yani kadın, bir adamın kendini nasıl görmek istemesiyle de alakalıdır.