Denizli'nin Ve Ekranların Yeni Yüzü Ekrem Emir Kaltar

Merhaba sevgili okurlar ben Araştırmacı Yazar Furkan Karaıslı. Sizlerle bugün, zor yolların, tüm engellerin, istendiği zaman nasıl aşılacağı ve bu yollarda bizi bekleyen zorlukların, bizi yıldıracağını düşündüğümüz anlarında nasıl kararlar vermeli ve neler düşünmeliyiz konusunda şöhret basamaklarını bir bir tırmanan sevgili arkadaşım Ekrem Emir Kaltar ile bir tecrübe aktarımı yapmak istedik. Ve bu hususta iyi yerlere gelmiş,  Denizlimizin hem siyasi hem sanat camiasında bir çok insana sokaklarını açmış ve yetişmesine vesile olmuş bir şehir olduğunu biliyoruz. Sanat camiasına adını yazdırmak üzere olan içimizden biri, değerli arkadaşım Ekrem Emir Kaltar'ın hikayesini kendisiyle yaptığımız görüşme üzerinden sizlere aktarmak ve ekranların yeni yüzü, genç oyuncu Ekrem Emir Kaltar'ı sizlere tanıtalım. Bakalım bu yolda neler ile karşılaşmış. Bu serüvende neler hissettiğine başlamadan önce biraz kendisinin biyografisini inceleyelim.

Ekrem Emir Kaltar 31.03.1996 Denizli'de dünyaya geldi. Çocukluk yıllarının başlangıcında kendini çobanlık yaparken bulan Kaltar sonrasında baba mesleği olarak inşaatlarda bu serüvene devam etti. Kendini her türlü meslek alanında elinden geldiğince denemeye ve kendisi için en doğru olan mesleğin ne olacağı arayışı ile defalarca şehir değiştirip, girişimlerde bulundu. Sonrasında Denizli Büyükşehir Belediyesi'nin dahilinde açılan Halk Eğitim kapsamında oyunculuk derslerine merak sardı. Ve bu alanda kendini iyi hissetmiş olmalı ki bu meslekte kendini iyi yerlerde gördüğü bir yolculuğun başlangıcına adım attı. Her türlü alanda kendini denemesine bize anlatmış olduğu dünya görüşüne borçlu olduğunu düşünüyorum. Kaltar yaşam tarzını '' Dünya'da sevdiğim kadını, beni mutlu edecek mesleği ve yaşayacağım şehri tek seferde seçebilmek büyük bir şans ve bir çoğumuz bu kadar şanslı değiliz. Bu yüzden çalışmalı ve olabildiğince kendimizi geliştirip hayatla ilgili yoğun tecrübelere kendimizi bırakmalıyız'' sözünün arkasında yatan bir felsefeye dayandırıyor.

Bu yaşam kavgasının ardında defalarca İstanbul kapılarını zorlayıp sahnelere kendini atmak için her türlü imkanı değerlendiren Kaltar, Arka sokaklar, Erkençi Kuş, Hakan Muhafız  ve Benim Tatlı Yalanım dizilerinde yardımcı oyunculuk yapmayı başardı. Bu sürede kendini kanıtlamayı başaran Kaltar, ''Kitap 1820'' adlı dizide başrol almayı başarıp sinema camiasına adını yazdırdı.  Peki, bizi bekleyen müjdeli haber nedir?

Yapımcı Yönetmen İskender Bingöl ile yolları kesişen Kaltar,  çok yakında Beğen Yapım'ın TRT 1 ' De Yayına girecek olan '' Göktürkler ''  dizinde kadrosu ünlü oyunculardan oluşan listeye adını yazdırdı. Kaltar, kadrodaki yerini sır gibi saklarken dizi hakkında çok az bir bilgi paylaşımında bulundu. Hem ''Göktürkler'' dizisini hem de Kaltar'ın bu serüvende neler hissetiğini neler yaşadığını bizlerle paylaşması adına kendisi ile kısa bir röportaj gerçekleştirdik.

Sayın Kaltar, ben hakkında yapmış olduğum araştırmalardan senin adına küçük bir biyografi sundum sevgili okurlarıma,  ek olarak bizlerle paylaşmak istediğin tecrübelerin var mı?

Öncelikle çok teşekkür ederim, bu yolculuk benim için çok zorluydu ve inanıyorum ki kolay olan bir şey yok. Ben bu realist düşünceden hiç ayrılmadım, her zaman zorluklar olacak ama ben hedeflerim adına asla durmadım. İnanın bana ince bir battaniye ile sokaklarda uyuduğum günlerde oldu İstanbul maceramda. Ama o günlerde beni ısıtan şey o üstümdeki yorgan değil bir gün ulaşacak olduğum hayallerimdi. Doğru adımların atıldığı hiçbir emek karşılıksız kalamazdı. Bunu biliyordum. Ve öylede yaptım. Ne olursa olsun kendime iyi baktım,  hem bedensel hem ruhsal anlamda bana iyi gelecek süreçleri ve kitapları takip ettim. Özellikle sahne sanatları ve aktif spor hayatımda, tavsiye üzerine okumaya başladığım Prof.Dr.Rıdvan Ekmekçi'nin '' Sporda Zihinsel Antrenman'' adlı kitabını baş ucumdan düşürmedim. Kitabın ismi başındaki ''spor'' kelimesine uyarlanan her alanda yardımcı oluyor. Buna ''Sahnede Zihinsel Antrenman'' bile diyebiliriz.  Hayallerimin gerçek olacağına inancım tamdı. Ve bu yolda her zaman doğru ilişkiler kurmak adına dürüstlük ve disiplin ilkesinden hiç sapmadım.

Peki bize Beğen Yapım ile imzalamış olduğunuz ''Göktürkler'' projesinden bahseder misin?

Göktürkler isimli dizi projesi İskender Bingöl'ün Beğen Yapım adı altında sunduğu TRT1'de yayına girecek olan Orta Asya Türklerinin hikayesini anlatan kaos, dram, aksiyon ve tarihin gerçek kesitlerini yansıtan senaryolar ile gündemi sarsacak bir projedir. Biliyoruz ki şuan dünyada tarih dizilerinin izlenme oranı 3,5 milyara yakın ve bu projede, başta TRT1 olmak üzere dünyanın bir çok farklı ülkesinde yayına girecek dev bir projedir. İskender Bingöl, hem yapımcı hem yönetmen sıfatı ile gerçekten saygı duyduğum kalite bir insan, kendisi ile beraber bir projede yer almış olmak heyecan verici, şuan için Göktürkler hakkında fazla bir paylaşım yapmamız seyircilerimiz için doğru olmayacağından dolayı bu kadarlık bir paylaşım bence yeterli. Heyecan ile yayına girmesini bekliyoruz. Çok teşekkür ederim tekrar görüşmek isterim.

Bizlerde kendisine teşekkür ediyor ve başarılarının devamlılığını diliyoruz.  Evet arkadaşlar istendiği zaman bir şeylerin nasıl başarılacağını az çok anlamışızdır. O ne olursa olsun vazgeçmedi. Rollerin büyüklüğü küçüklüğü ile ilgilenmedi. Başlamak ve bitirmek asla olmadı. Sadecee yapmak vardı. Ne olursa olsun devam etti yılmadı yıkılmadı, bedenine ve zihnine iyi bakarak istikrarını hiç bozmadı. Unutmayın ki kararlılık ve istikrarın yerini hiç bir şey alamaz.

Saygı ve sevgilerimle...

Araştırmacı Yazar: Furkan Karaıslı