EŞİNİZ YANLIŞ YAPTI VE AFFETTİNİZ, AMA!

Merhaba sevgili dostlar.

Başlıktan da anlaşılacağı üzere bu haftaki köşe yazımın konusu "affetme ve sonrası" hakkında.

Keyifli okumalar.

Evlisiniz, eşinizle birbirinizi seviyorsunuz, birlikte çok mutlusunuz, işiniz ve yeterli geliriniz var, kimseye muhtaç değilsiniz, geçinip gidiyorsunuz ve gelecekte daha çok mutlu olmak için güzel planlar yapıyorsunuz.

Hepsi de çok güzel ve buraya kadar her şey yolunda. Ama bir gün sizi çok üzen bir olay geliyor başınıza. Hem de hiç beklenmediğiniz birinden; eşinizden.

Diyelim ki eşiniz hiç aklınıza gelmeyecek bir yanlış yaptı, üzülmenize neden oldu, ama bundan dolayı da çok pişman oldu. Sonrasında samimi olarak pişmanlığını dile getirdi, dil ucuyla değil gerçekten büyük bir utançla özür diledi, ki olması gereken de bu. Eşinizi iyi tanıdığınız ve sevdiğiniz için samimiyetine inandınız ve affettiniz. Bir daha da aynı yanlışı tekrarlamadı.

Eğer eşiniz yanlışına rağmen pişman olmak ve özür dilemek yerine bir de sizi hiçe saysa, saygısızca ve umursamaz davranmış olsa, denebilir ki ''Böyle olmaz, bunun gerekli bir yaptırımı olmalı. Ama durum o noktada değil. Özür ve pişmanlık samimi olarak dile getirildi ve affettiniz.

Ancak, her ne olursa olsun içinizdeki üzüntü ve belki de kızgınlık geçmedi, çünkü canınızı çok acıttı, yapılanı hak etmediğiniz için de doğal olarak unutamıyorsunuz, aklınızdan çıkmıyor, beyninizi sürekli kemiriyor, uykularınız kaçıyor ve yaşam kaliteniz düşüyor.

Defalarca bu konuda eşinize neden yaptığını sordunuz ve yine defalarca cevabını aldınız, tekrar tekrar özür diledi, ama içinizden atamıyorsunuz. Elbette unutamamakta ve kabullenememekte haklısınız, çünkü en güvendiğiniz kişi bu yanlışı yaptı.

Peki ama nereye kadar böyle gidecek?

Düşündükçe daha fazla acı çekmeye devam ediyorsunuz.

Eşiniz sorunu ortadan kaldırmak ve sizi rahatlatmak için daha ne yapmalı?

Zaman geçtikçe de kızgınlığınız artıyor.

Olanları içinize sindiremediğiniz ve haklı olduğunuz için hareketlerinizle, sözlerinizle, yanlışını hatırlatarak, ona karşı silah olarak kullanarak, konuyu sürekli gündemde tutuyorsunuz, üstelik "Özür dilemekle akıllılık yaptın, yoksa çok kötü olurdu, tekrar yap da gör neler olacağını, mahvederim seni, yat kalk bana dua et affettiğim için" gibi söylemleriniz oluyor. Belki üzüntü ve kızgınlıkla böyle davranıyorsunuz. Haklısınız, üzüldünüz, yıprandınız, kabullenemiyorsunuz, hayatta en güvendiğiniz ve sevdiğiniz insan bunu yaptı. Ama böyle davranınca da kendinize ve ilişkinize zarar verdiğinizin farkına varmanız gerekmiyor mu?

Haklı, üzgün ve yıpranmış olmanıza rağmen konuyu gündemde tutarak artık yanlış yapan taraf siz olmuyor musunuz?

Üstelik evliliğiniz de giderek daha ağır yara alıyor, olumsuz etkileniyor.

Siz böyle davrandıkça eşiniz, hem utançla hem de bir süre sonra üstüne fazla gitmeniz sonucunda bıkkınlık nedeniyle sizden, önce gözlerini kaçırır, sonra fiziksel olarak yavaş yavaş uzaklaşmaya başlar, bu uzaklık zamanla artar ve daha sonrasında ise belki de istemediğiniz bir noktaya gider.

Geçmişe değil geleceğe yönelin ve eşinizle birlik olup hayatın güzelliklerini kaçırmamanın yollarını arayın. Çünkü eşiniz ve siz birbirinizi seviyorsunuz. Sevmeseydiniz, yaptığı yanlıştan dolayı canınız yanmazdı, ardından affetmezdiniz. O da sizi sevmeseydi samimi davranmaz ve özür dilemezdi.

Size yapılanın acısını yok etmenin yolu, o yanlışı gündemde tutmak değildir.

Gerekirse profesyonel yardım almalı ve yolunuza devam etmelisiniz.

Unutmayın, ölümden başka her şeyin çaresi var.

Saygıyla, sevgiyle, güvenle, sağlıcakla ve mutlu kalın, hoşça kalın değerli dostlar.

İyimser Danışmanlık olarak her türlü bireysel ve evlilik sorunlarınızın çözümü konusunda, kişisel gelişim, iletişim, davranış ve kişilik analizi vb. alanlarda desteğe ihtiyaç duyduğunuzda size yürekten ve tüm iyimserliğimizle yardıma hazırız.

İyimser Danışmanlık

Tel.: 0258 408 80 40

Instagram adresimiz: iyimser_danismanlik

İnternet Adresi: iyimserdanismanlik.com (Sitemiz yapım aşamasındadır.)