3ü
Denizli
28 Mart, 2024, Perşembe
  • DOLAR
    32.15
  • EURO
    34.88
  • ALTIN
    2246.4
  • BIST
    9140.7
  • BTC
    66452.8$

KİME HAKARET?

08 Nisan 2023, Cumartesi 14:34
KİME HAKARET?

Öğretmene hakaret, hakime hakaret, işçiye hakaret, hemşireye hakaret, mimara hakaret, işletmeciye hakaret, bakana hakaret diye bir suç yok ama cumhurbaşkanına hakaret diye bir suç var. Neden?

Cumhurbaşkanının senden, benden, bizden ne farkı var? Cumhurbaşkanı, bizim seçtiğimiz, devletin bir görevlisi; kamuya ait olan malların, ürünlerin, doğal kaynakların yine kamuya, bize hizmet olarak sunulması için var. Hizmetlerin, doğru, adil, hakkaniyetli bir şekilde ve liyakatli kimseler eliyle ulaştırılmasını sağlamak için var. Adaletin tesis edilmesi, hukukun herkese eşit uygulanması için var.

Ülkede refah ve huzurun sağlanması için var. İşverene, işçiye, memura, patrona, herkese eşit mesafede durması için var. Netice itibariyle, bütün bunları yapmaya talip olduğu için, halkın seçtiği bir kamu görevlisi kendisi.

Yani, saraylarda oturmak, 12 tane uçağa, sayısız otomobile binmek için değil, halka hizmet için var.

Sözün özü, cumhurbaşkanı kutsal değildir, üstün değildir, hatasız değildir, sorgulanamaz değildir. Kamunun seçtiği bir görevli olarak, yaptığı işlerden ötürü eleştirilir de, sorgulanır da, mülk (Yönetmek/Hükmetmek) sadece Allah’a aittir.

Elbette, kimsenin kimseye hakaret etme gibi bir lüksü veya üstünlüğü olamaz. Cumhurbaşkanına karşı, içinde hakaret kelimesi bulunan bir cümle kuruluyorsa, insan olarak kimseye hakaret edilemeyeceği için, bu durum asla kabul edilemez (Bunun tam tersi de asla kabul edilemez) yani cumhurbaşkanına hakaret edilemez.

Lakin, içinde hiçbir hakaret sözcüğü içermeyen cümleler kurduğu, var olanı anlatan, durum tespiti yapan cümleler kurduğu için ‘’cumhurbaşkanına hakaretten’’ gözaltına alınan insanlar var. İnsanların anayasal hakkı olan ifade özgürlüğünü kısıtlamaya, ket vurmaya, sansür uygulamaya yönelik eylemler var.

Ama bu tür, Orwell tarzı totaliter uygulamalar asla sonuç vermez, aksine tam tersi etki yaratır. Bu totaliter uygulamaların bir amacı da aynı Orwell’ın 1984 romanında olduğu gibi, insanların kendi kendilerine oto sansür uygulamalarını sağlamaktır.

Yapmak istedikleri şey aynı; önce bireyleri, sonra toplumu şekillendirmek istiyorlar. İnsanların, ‘’Bunu söylemeyeyim’’, ‘’Bu sözcüğü kullanmayayım’’ gibi iç seslerle düşünce dünyalarına kendilerinin müdahale etmesini istiyorlar. Zaman içinde insanın, kendi kendine, kendi zihnine pranga vurur hale getirmeye çalışıyorlar.

Ama bunu başaramayacaklar, iktidarı elinde bulunduranlar ( Kim olursa olsun, ister A,  İster B ) yaptıkları işlemler hakkaniyetli, liyakatli değilse, adil kurallara dayanmıyorsa, doğru değilse, güzel değilse, tarafsız değilse,  gün gelir çöker.

 Ve, bir klişe ya da en safından bir polyannacılık değil bu; er ya da geç, mutlaka ama mutlaka iyiler kazanır…

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.