Denizli
19 Nisan, 2024, Cuma
  • DOLAR
    32.44
  • EURO
    35.05
  • ALTIN
    2347.7
  • BIST
    9003.22
  • BTC
    69462.36$

Yapılsın Da Kim Yaparsa Yapsın Mı?

18 Temmuz 2017, Salı 14:57

3.5 yılı aşkın süredir Merkezefendi  Belediye Meclis  üyeliği yapıyorum. Bu süre zarfında  birçok kararın altına imza attık.  Olumlu yada olumsuz görüş bildirdik, muhalefet ettik, destek verdik.  Bu birikimden yola çıkarak, Temmuz ayı meclis toplantımızda  da gündeme getirdiğim bir konuyu  sizlerle paylaşmak istiyorum.

Denizli  Merkezefendi Belediyesi  okul yapıyor. İmam Hatip Fen Lisesi…

Yada Sağlık Müdürlüğü’ne verilmek üzere 200 hasta yatağı alıyor.

 Bebek sahibi olanlar için binlerce doğum kiti yine sağlık Müdürlüğü ve Kamu Hastaneleri Genel Sekreterliği’ne veriliyor. Kütüphane yapılıyor.

Pamukkale Belediyesi  Sağlık Bakanlığı için 112 acil istasyonu yapıyor, hastane yapıyor.

Denizli Büyükşehir Belediyesi Baklan Ovası’nda  damlama sulama için milyonlarca lira ayırıyor.

Bu yatırımlar, dev bütçeli ilgili Bakanlıkların hizmet alanına  giren  konular için milyonların harcanması anlamına geliyor.

Milli Eğitim Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı, Kültür ve Turizm Bakanlığı yada Gıda  Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı gibi.  Önce  Belediye Meclisi’nden  bu  konuda protokol imzalamak üzere Başkan’a yetki veriliyor ardından Bakanlıkların ilgili temsilcileri ile  protokol imzalanıyor, en sonunda proje hayata geçiriliyor. 

Tüm bu faaliyetler  5393 sayılı Belediyeler Kanunu’nda ilgili maddelere dayandırılıyor.

Buraya kadar- ne var bunda  diyebilirsiniz.!!!

Fakat birde madalyonunu öbür yüzü var.  Bu saydığımız yatırımların tamamı dev bütçeli Bakanlıkların  yapmak zorunda oldukları görevler için harcanan milyonlar anlamına geliyor.

Hayırseverliği ile bilinen Denizli halkının Özellikle eğitim ve sağlık alanında katkısı ayrı bir yere sahiptir. Ancak yerel yönetimler hayır kurumu değildir.  Burada  altını çizmek istediğim  en önemli nokta ise şu;  Sosyal belediyecilik, sosyal yardım ayrı şeydir, bir yerel yönetim  organının hayır kurumu gibi çalışması ayrı şeydir.  Belediyeler, öncelikle yasalların kendilerine yüklediği görevleri  en iyi şekilde yerine getirmekle sorumludur.

Ana sorunları çözülmemiş  bir kenti yönetenlerin önceliklerini farklı olması gerektiğini düşünüyorum.  Bazı cadde ve sokakları paralı otopark haline getirmekle park sorunu çözülmeyeceği gibi, dolmuş güzergahlarını değiştirerek ulaşım sorunu da çözülmüyor. Yok eğer siyasi iktidar; ben, bazı görevlerimi bundan sonra -yerinden yönetim adı altında - yerel yönetimler eli ile yürüteceğim diyorsa bu başka bir konudur.

Bu sitem sorunudur ve halka  açık bir şekilde anlatılmalıdır.  Bu sistemin  gideceği yer ise adı ister büyükşehir olsun, ister  yerinden yönetim olsun isterse başka bir şey , adım adım eyalet sistemine gidiştir bu.

Böyle bir niyet yok ise  o zaman akla  gelen ise,  yerel yönetimlerin  icraatlarının  çok daha kolay siyasi  propaganda malzemesine dönüştürülebildiği gerçeğidir. Kuşkusuz bunu en iyi bilenler İktidarda olanlardır.  Derdimiz yatırımları eleştirmek değil.  Kim yapması gerekirken , kimin yaptığı ile ilgili söylediklerim.

Yapılsın da,kim yaparsa yapsın diyorsanız…

Bir kez daha düşünün derim.

 

 

 

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.