Atçalı Kosti Olayı

Bir gün Sarayköy Kurtuluş Örgütü Başkanı Emin Aslan bey Genel Subaşı Demirci Mehmet efeden bir tel almıştı. Tel şöyle yazılıydı;
-Buldan Sarayköy'de bir İngiliz uyruğunun olan pamuk çırçır üretimevini-fabrikasını Atçalı Kosti Efendiye verdiğini, hemen tapu işleminin yapılarak üretim evinin Kosti Efendiye verilmesini buyuruyordu.
Sarayköy Kurtuluş Örgütü Başkanı Emin Aslan Bey,
-Ben böyle yasadışı bir iş yapamam. Bu fabrika bir İngiliz Uyruğunundur. Sonuçta başımıza siyasi bir sıkıntı çıkar, bundan vazgeçin diyor. Demirci Mehmet Efe, Sarayköy Kurtuluş Örgütü Başkanının bu olumsuz yanıtını çok içerlemiş, kızmıştı.
Bir gün evinde arkadaşlarıyla otururken evinin kapısı acı acı dövülmüştü. Daha önceden tiz, sürekli düdük çalan bir tren sesi duyulduğunda, arkadaşlarına,
-Bu trende kesinkes Zurnacı Ali efe var. Allah hayır etsin. Yine bir şey var.
Zurnacı Ali Efe trenlerde giderken sürekli lokomotife biner “Zurnacının geldiği belli olsun” diye sürekli acı acı lokomotifin düdüğünü çaldırırdı. Zurnacı, delice, ele avuca sığmaz bir zeybek kızanı idi. Demirci Mehmet Efenin de sevdiklerindendi.
Zurnacı Ali Efe, Sarayköy'e gelmiş, Emin Aslan Beyi çağırıyordu. Aslan bey Zurnacı Ali Efenin ayağına gitti. Çarşı da o çağ Belediye olan yapıda Zurnacı Ali Efe ile birlikte 10 kadar silahlı zeybek kızan ile Atçalı Kosti Efendi bulunuyordu. Zurnacı Al Efe Aslan Beyi görünce sert bir sesle gümüşlü mavzerine dayanarak cakalı bir biçimde,
-Şimdi Fabrikayı Kosti'ye teslim edeceksin. Efemin emri” dedi.
Zurnacı Ali Efe ile kızanları, özel bir trenle Nazilli'den bu işi bitirmeleri için Genel Subaşı Demirci Mehmet Efe‘ce Sarayköy'e gönderilmişti. Fabrikayı teslim etmezse öldüreceklerini söylemişlerdi.
Aslan Bey düşündü; “Öldüğümle bu iş bitmez, ben öldüğümle kalacağım, fabrikada yine alınacak”. Bu baskı karşısında yaşamından olmamak için direnmedi. Bir İngiliz Uyruğunun olan, çoktan beridir de Kurtuluş Örgütünce damgalanarak, kapısına kilit vurulan fabrika ile içindeki işgeçler-makinaları da sayarak Kosti Efendiye tapulandırıldı.
Zurnacı Ali Efe, işlem bitince bir saattir kendilerini istasyonda bekleyen özel trene binerek yarım saat sonra, ellerinde tapuyla Nazilli'ye vardılar. Fabrikada oldukça çok sayıda balya pamuk da vardı. Sonradan öğrenildi ki bu fabrikayı Kosti, Demirci Efe’ye devir etmiş, içindeki pamuklar da Demirci Mehmet Efe adına zeybeklerce alınıp Nazilli’ye gönderilmişti..
( Kaynak: Deprem uzmanı Prof. Dr. Ahmet Ercan )