Miryokefalon Savaşı’nın Denizli’de Yapıldığı Tescillenecek

Anadolu'nun Türk yurdu olmasında büyük önem taşıyan, Bizans İmparatorluğu ile Selçuklular arasında gerçekleşen Miryokefalon Savaşı'nın nerede yapıldığı dahil tartışmalar devam ederken PAÜ Fen Edebiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Yusuf Kılıç; “Yazılı kaynaklar ve arkeolojik bulguları dikkate alırız. Bu noktaları dikkate aldığımızda; bu savaşın Çivril sınırları içerisinde meydana geldiği kesinleşmiş durumdadır” dedi.

Çivril Belediyesi tarafından Uluslararası Elma-Tarım ve Kültür Festivali’nin bu yıl 22’ncisi gerçekleştirildi. 4 gün süren festivalin ikinci gününde, Miryokefalon Savaşı’nın 842’nci yıldönümü dolayısıyla panel düzenlendi. İlçe Halk Kütüphanesi Konferans Salonu’nda düzenlenen panelde; Pamukkale Üniversitesi (PAÜ) Fen Edebiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mithat Aydın oturum başkanlığı yaparken, PAÜ Fen Edebiyat Fakültesi Öğretim Üyeleri; Prof. Dr. Yusuf Kılıç, Prof. Dr. Hasan Kara, Prof. Dr. Turgut Tok ve Afyon Kocatepe Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. İbrahim Balık konuşmacı olarak yer aldı. Panelde, Miryokefalon Savaşı’nın Çivril’de yapıldığına dair elde edilen bulgular konuşuldu. Çivril’de Miryokefalon Savaşı’nın yeri ve önemi anlatıldı.

“SAVAŞIN ÇİVRİL SINIRLARI İÇERİNDE MEYDANA GELDİĞİ KESİNLEŞTİ”
Panele dair bilgiler veren PAÜ Fen Edebiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Yusuf Kılıç; “Miryokefalon Savaşı, Anadolu Türk Tarihi açısından bir dönüm noktasıdır. 1071 yılında Malazgirt Savaşı ile Anadolu’nun kapılarını açan Türkler, 17 Eylül 1176 yılında yaptıkları Miryokefalon Savaşı’ndan büyük galibiyet sağlayarak Anadolu’ya Türk damgası vurmuşlardır. Anadolu’nun tapusunu Türkler üzerine tescil ettirmişlerdir. Anadolu Türk Tarihi açısından savaşın bu denli önemli olması savaşı sahiplenenlerin de artmasına sebebiyet vermektedir. Konya ve Isparta gibi illerde savaşın oralarda yapıldığına dair çeşitli iddialar ortaya atılmıştır. Bu iddiaların ortaya atılması bir taraftan sevindirici. Çünkü artık Türk Milleti topyekun bu savaşın önemini kavramış ve bu savaşa sahip çıkmaya çalışmaktadır. Biz tarihçiler herhangi bir konu hakkında karar verirken yazılı kaynaklar ve arkeolojik bulguları dikkate alırız. Bu noktaları dikkate aldığımızda; bu savaşın Çivril sınırları içerisinde meydana geldiği kesinleşmiş durumdadır” dedi.

“MİRYOKEFALON SAVAŞI’NI OLUŞTURAN SÖZCÜĞÜN KÖKÜ ‘MİRA’DIR”
“Gerek Bizans kaynaklarının aktardığı coğrafi betimlemeler gerek bu coğrafyadaki arkeolojik bulgular bu savaşın Homa, Denizli’nin bugünkü Gümüşsu Mahallesi yakınlarındaki bir geçitte meydana geldiğini ortaya koymaktadır” diyen Prof. Dr. Kılıç sözlerine şöyle devam etti: “Türklerin yoğun bir şekilde Çivril bölgesine gelişi, 842 yıl önce yapılan Miryokefalon Savaşı’nın hemen ardından olmuştur. Son günlerde yaptığım araştırmalarda Miryokefalon Savaşı’nı oluşturan sözcüğün kökünün ‘Mira’ olduğunu ve bu bölgenin zaten MÖ 2’nci binyıldan itibaren ‘Mira memleketi’ olarak isimlendirildiğini dolayısıyla savaşın Mira memleketinin sınırları içerisinde meydana geldiğini, savaşın alanını başka yerlerde aramanın lüzumsuz olduğunu gördüm.”

“BU BÖLGEDE LUVİ KALINTILARINA RASTLADIK”
Yaptıkları araştırmalarda yazılı kaynaklarda sürekli kalelerden bahsedildiğini gördüklerini belirten Prof. Dr. Kılıç; “Yaptığımız araştırmada, Homa’nın hemen arka tarafındaki bugün Akkale denilen alanda kale kalıntılarını yeniden tespit ettik. Bu kale kalıntılarının içerisinde o dönemde su ihtiyacını gidermek için sarınç yapıldığını belirledik. Sarınçtan tarihleme yoluna gittik. Sarıncın MS 6’ncı yüzyıldan sonraki bir zamanda yapıldığını, dolayısıyla kale dediğimiz alanın Bizans’ın o dönemdeki önemli istihkam alanlarından birisi olduğunu, aynı zamanda gözetleme kulesi olarak kullanıldığını gördük. Öte yandan, Mira memleketini kuran insanlar Luvi asıllı insanlardır. Luvi asıllı insanların bu bölgedeki varlıklarını tespit ettik. Daha önce bu konuda yapılan çalışmalar vardı. Biz yeni bulgulara ulaştık. Bu bölgede MÖ 2’nci binyıla dayanan çok yoğun Luvi yerleşimi ve kalıntısı var. Beycesultan Höyüğü’nde yapılan kazılarda ortaya çıkan kalıntılar da Luvi varlığını gösteriyor. Işıklı’da, Dereköy’de ve Emirhisar bölgesinde de yine Luvi kalıntılarına rastladık. Luvi kalıntılarının ortaya çıkması Luvi asıllı olan Mira’nın bu memlekette olduğunu göstermektedir” diye konuştu.

“KONYA VE ISPARTA’DA BİZANS VE KALE KALINTILARI YOK”
Prof. Dr. Kılıç açıklamalarının devamında ise; “Homa, Işıklı, Emirhisar ve İğdeli bölgelerinin MÖ 3’üncü binyıldan günümüze kadar kesintisiz bir şekilde iskan yaşadıklarını ve bu iskanın içerisinde özellikle Selçuklularla Miryokefalon Savaşı’nı yapan Bizanslıların kalıntılarının olduğunu yani ordular bu bölgede çarpışmadan önce bu bölgede Bizanslıların varlığını kesinleştirdik. Konya ve Isparta bölgelerini de bir heyetle beraber incelmiştik. İddia edilen yerlerden Bizans kalıntısı yok. Kale kalıntısı hiç yok. Bunları yerinde tespit ettik. Özellikle Selçuklu döneminden itibaren yoğun bir şekilde burada Türk nüfusunun yaşadığını, özellikle Osmanlı döneminde bu nüfusun daha da arttığını oradaki Cami Kitabeleri’nden ve mezar taşı yazıtlarından kesin bir şekilde tespit ettik” ifadelerini kullandı.

“TÜRK TARİHİ’NİN BELLİ BİR BÖLÜMÜ YENİDEN YAZILMAK ZORUNDA KALACAK”
Panelde yer alan Çivril Belediye Başkanı Dr. Gürcan Güven ise; “Miryokefalon Savaşı’nın Çivril’de meydana geldiğini tescil ettirmek için çalışmalar yürütüyoruz. Bütün coğrafi şartlar bu savaşın Çivril’de yapıldığını gösteriyor. Bir yıldır bu konu üzerine ciddi anlamda eğildik. Tescil ettirmek için somut kanıtlar gerekiyor ve araştırmalar başladı. Mükemmel delillere ulaşıldı. Savaşın burada yapıldığına dair kesin karar verildiği an Türk Tarihi’nin belli bir bölümü yeniden yazılmak zorunda kalacak. Miryokefalon Savaşı bu kadar önemli bir savaştır. Çivril’de MÖ 6 bin yılına kadar kalıntılar mevcut. Belki de Denizli’nin en eski yerleşim yeri Çivril’dir. Savaşın da olduğu yer burası. Tescillenmesi için başvurularımızı yaptık. Diğer iller de bu noktada uğraş veriyor. Konya’da Bizans kalıntıları yok. Isparta’nın coğrafi şartları hiç uymuyor. Bütün bulgular Çivril’i gösteriyor. Her şey Çivril’den başlar. Tescillenmesinin ardından Miryokefalon Savaşı’nın şenlikleri ve anma törenleri burada yapılacak. Önümüzdeki 1-2 ay içerisindeki çalışmalarla buna son noktayı koyacağız” dedi.

Kaynak denizligazetesi.com