Denizli
27 Nisan, 2024, Cumartesi
  • DOLAR
    32.44
  • EURO
    35.05
  • ALTIN
    2347.7
  • BIST
    9003.22
  • BTC
    69462.36$

Enkaz altında nasıl hayatta tutunduklarını anlattı

Enkaz altında nasıl hayatta tutunduklarını anlattı
Kahramanmaraş merkezli depremlerin etkisiyle Şanlıurfa'da yaşanan felakette, Osman Ağan Apartmanı'nda hayatını kaybeden 40 kişiden sağ kurtulan İstegün ailesi, yaşadıkları korkunç geceyi anlattı. 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki depremlerin sebep olduğu olayda Şanlıurfa'da 71 binanın yıkılması sonucu 170 kişi yaşamını yitirdi.

Kahramanmaraş merkezli yaşanan 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki depremler, Şanlıurfa'da büyük bir yıkıma ve acıya yol açtı. Depremler sonucunda Şanlıurfa'da 71 binanın yıkıldığı ve 170 kişinin hayatını kaybettiği bildirildi. Bu felaketin ilk kurbanlarından biri olan Osman Ağan Apartmanı'nda ise 40 kişi yaşamını yitirirken, 11 kişi yaralı olarak kurtarılabildi.

Olayın merkezinde yer alan Osman Ağan Apartmanı'ndan sağ kurtulan 5 kişilik İstegün ailesi, depremin etkisiyle enkaz altından 7 saat sonra çıkarıldı. Ailenin başı Eyüp Sabri İstegün, depremin şiddetiyle çocuklarını yanına çağırdığını ve bir hayat üçgeni oluşturarak yardım beklediklerini ifade etti. Olaydan bir yıl sonra bile geceleyin hala deprem korkusu yaşadıklarını dile getiren aile üyelerinden Hayrunnisa İstegün, "Biz hala geceleri korkarak uyuyoruz. Gözümüzü kapattığımızda, o anlar aklımıza geliyor, tekrar gözlerimizi açıyoruz" şeklinde konuştu.

Felaketin etkilerini zor bir şekilde atlatmaya çalışıyor

Şanlıurfa'da gerçekleşen depremin ardından İstegün ailesi, hayatını kaybeden komşularının acısını yaşayarak, felaketin etkilerini zor bir şekilde atlatmaya çalışıyor.

Şanlıurfa'da yaşanan deprem felaketi, bir ailenin yaşadığı dramatik anları gözler önüne seriyor. Depremde hayatta kalmayı başaran İstegün ailesinin babası Eyüp Sabri İstegün, deprem anını şu şekilde anlattı:

"6 Şubat gecesini aslında hatırlamak istemiyoruz. Allah bir daha kimseye yaşatmasın. İlk depremi hissettiğimiz zaman, hafif bir sarsıntı oldu, uyandım. Yatakta 3-5 saniye falan oturdum, sarsıntı devam etti. Ben kalktım koridora doğru yürüdüm. Çocuklara seslendim. Benim çocuklar kendi odalarında, onlar sarsıntıda koridora çıktı, oğlumda kendi odasında, bu arada öyle bir sarsıntı oluyor ki karolar yerinden oynuyor. Karolar kapıyı sıkıştırmış, sonra bir şekilde kapı açıldı, çocuk yanıma geldi. Teskin vermeye çalıştım, ‘korkmayın deprem oluyor ama korkmayın gelin yanıma’ dedim. Yanıma geldiler, tam yetiştiler, döndüm öyle sol tarafıma döndüm, hanım da kalkmış bize doğru gelmeye çalışıyor ama gelemiyor. Sarsıntıdan dolayı gelemiyor. Seslendim birkaç sefer seslendim, pencerenin köşesini tutmuş çünkü sarsıntı öyle bir şiddetli ki anlatamam yani hem alttan vuruyor hem sağa sola savuruyor. O gıcırtılar, o bina kolonlarının çatırtıları geldiği zaman bir uğultu var. O çökme anında bir ışık parıldadı. Sapsarı bir ışık sanki içerde şimşekler çakıyor. O şimşeklerin aydınlığı içeriye yansıdı. Ondan sonra binanın çökmesi bir oldu."

İstegün ailesi, depremin ardından yaklaşık 7 saat enkaz altında kaldıktan sonra kurtarıldı. Baba Eyüp Sabri İstegün, yaşadıkları korku ve umutsuzluk anlarını anlatırken, enkaz altında kalmalarına rağmen bir hayat üçgeni oluşturarak hayatta kaldıklarını ifade etti. Aile, kurtarıldıklarında binadan 40 kişinin hayatını kaybettiğini öğrenmiş ve yaşadıkları acı gerçekle yüzleşmişlerdir.

Yaşadıkları korku dolu anları

Depremden yaralı olarak kurtulan Hayrunnisa İstegün, yaşadıkları korku dolu anları ve depremin ardından yaşanan zorlu süreci şu şekilde anlattı:

"Önce açıkçası geçeceğini düşündük çünkü burası aktif bir fay hattının üzerinde bir yer değil, deprem yaşanan bir bölgedeyiz. Genelde çevre illerde olan depremlerin o sarsıntılarını ufak hissettiğimiz birçokunda evden bile dışarı çıkmadığınız bir yerde yaşıyoruz. O akşam da en başta öyle olacağını düşünmüştüm ama öyle olmadı. Bizim yan yana gelmemiz ile yere düşmemiz yani binanın yıkılması bir oldu. Birbirimizi kontrol ediyorduk, zifiri karanlığın içerisindeydik. Ben, kız kardeşim, erkek kardeşim ve babam aynı yerde sıkışmıştık, annem diğer odanın diğer ucunda kalmıştı çünkü bize yetişememişti. O da orada belden aşağısı sıkışmıştı. Annem ilk hastaneye götürülenlerdendi. Biz saatlerce kurtarılmayı bekledik. Saatlerce bize gelsinler diye bağırdık yardım istedik ama aynı zamanda da annemize de seslendik. Bizi orada en çok yıpratan şey, annemizin yokluğuydu. Çünkü aşağıda insanların sesini duyuyorsunuz, altımızdaki insanların sesini duyuyorduk, sol tarafımızdaki insanların sesini duyuyoruz ama annemin sesini kesinlikle duymuyorduk. Üzerimizden blok kaldırıldıkça sesleri artık net bir şekilde duyuyorduk, hatta kendi ailemden ilk sesini duyduğum dayım olmuştu. Korkmayın, biz buradayız, birazdan geleceğiz, birazdan çıkacaksınız dediler ama hani biz orada kalmaktan ziyade annemiz için endişeleniyorduk. Çok ağrılı, çok sancılı bir süreçti bizim için ve halen de öyle devam ediyor. Yeniden bir hayat kurmak, hiç kolay değil. Üzerimizden yaklaşık bir sene geçti ama biz hala geceleri korkarak uyuyoruz. Gözümüzü kapattığımızda o anlar aklımıza geldiği zaman gözlerimizi tekrar açıyoruz. Umarım bir daha yaşanmaz umarım hiçbir yerde yaşanmaz ve umarım bunların önlemleri alınmıştır."

Videolar için YouTube kanalımıza abone olmayı unutmayın!

Kaynak: İHA


  • 0
    SEVDİM
  • 0
    ALKIŞ
  • 0
    KOMİK
  • 0
    İNANILMAZ
  • 0
    ÜZGÜN
  • 0
    KIZGIN

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.

Başka haber bulunmuyor!