Paylaş

Denizli için en büyük risk: Eskihisar-Laodikya Fay Zonu

Denizli Jeoloji Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu Üyesi Burcu Şirin, kentteki fay hatları, deprem riski ve yapı güvenliği ile ilgili önemli açıklamalarda bulundu. Denizli’nin aktif fay hatlarıyla çevrili olduğunu belirten Şirin, kentin önemli bir deprem tehdidi altında olduğunu vurguladı.

denizli24haber EDİTÖR Giriş: 06.02.2025 - 08:18 Güncelleme: 06.02.2025 - 08:18

Denizli için en büyük risk: Eskihisar-Laodikya Fay Zonu

Burcu Şirin, Denizli'nin Pamukkale ve Laodikya Fay Zonları, Babadağ Fay Zonu, Honaz Fayı, Büyük Menderes ve Gediz Grabenleri gibi birçok aktif fay hattının kesişiminde yer aldığını belirterek, bu durumun kentin deprem riskini artırdığını ifade etti.

Ayrıca, Denizli kent merkezi başta olmak üzere Acıpayam, Sarayköy, Honaz, Çivril, Çardak ve birçok mahallede yerleşim alanlarının doğrudan fay zonları üzerinde kurulduğunu belirten Şirin, tarih boyunca bölgenin yıkıcı depremlerle karşılaştığını hatırlattı.

Denizli’nin büyük bir kısmı alüvyon zemin üzerine kurulu olduğundan, deprem dalgalarının büyümesi ve binaların daha fazla zarar görmesi riski taşıyor.

FAY ZONLARI VE SIVILAŞMA RİSKİ

Şirin’e göre, Denizli’deki birçok yerleşim alanı zayıf mühendislik özelliklerine sahip zeminler üzerine inşa edilmiş durumda. Özellikle yer altı su seviyesinin yüzeye yakın olduğu bölgelerde büyük depremler sırasında sıvılaşma riski oluşabileceği ifade edildi.

Şirin, sıvılaşma olayının, zeminin sıvı gibi davranarak üzerindeki binaları taşıyamaz hale getirdiğini ve bu durumun büyük yıkımlara sebep olabileceğini vurguladı.

DEPREME KARŞI ALINMASI GEREKEN ÖNLEMLER

Denizli’de deprem riskinin azaltılması için bilimsel çalışmaların hızlandırılması gerektiğini belirten Burcu Şirin, şehir planlamasının fay hatları ve zemin etütleri dikkate alınarak yeniden yapılması gerektiğini ifade etti. Şirin’in önerileri şunlar:

✔ Mikrobölgeleme çalışmaları yapılmalı: Kentin diri fay haritaları çıkarılarak riskli bölgeler belirlenmeli.
✔ Deprem Master Planı hazırlanmalı: Yapılaşma süreçlerinde bilimsel analizlere dayalı planlama yapılmalı.
✔ Zemin sıvılaşma haritaları çıkarılmalı: Depremde en fazla hasar alacak bölgeler belirlenerek yapılaşma sınırlandırılmalı.
✔ Bina performans analizleri yapılmalı: Mevcut binaların depreme dayanıklılığı test edilmeli, güçlendirilmesi gereken binalar belirlenmeli.
✔ Toplum bilinçlendirilmeli: Vatandaşlara bina güvenliği, doğru yapılaşma ve deprem önlemleri hakkında eğitimler verilerek bilinç artırılmalı.

EVİM DEPREME DAYANIKLI MI?

Burcu Şirin, vatandaşların en çok sorduğu sorulardan birinin “Evimin altından fay geçiyor mu?” olduğunu belirtti. Ancak yalnızca fay haritalarına bakarak binaların güvenli olup olmadığı anlaşılamaz.

Bir binanın deprem güvenliği için şu adımların izlenmesi gerektiğini söyledi:

???? Bina Durum Tespit Raporu alınmalı: Binanın projeye uygunluğu ve yapısal durumu değerlendirilerek riskli olup olmadığı belirlenmeli.
???? Karot testi yaptırılmalı: Binanın beton dayanıklılığı ölçülmeli.
???? Zemin etüdü yapılmalı: Binanın bulunduğu bölgedeki zemin özellikleri analiz edilmeli.
???? Güçlendirme çalışmaları başlatılmalı: Depreme dayanıksız binalar güçlendirme veya yeniden inşa sürecine alınmalı.

DENİZLİ İÇİN EN BÜYÜK RİSK: ESKİHİSAR-LAODİKYA FAY ZONU

Denizli’de en büyük deprem riskinin Eskihisar-Laodikya Fay Zonu üzerinde bulunduğunu ifade eden Şirin, bu bölgedeki yapılaşmanın acilen gözden geçirilmesi gerektiğini belirtti.

“Deprem doğal bir olaydır, ancak felakete dönüşmesini engellemek bizim elimizde. Bilimsel çalışmalar ışığında doğru yapılaşma politikaları belirlenirse, depremlerden minimum zarar görebiliriz” dedi.