Haberler Mail veya WhatsApp olarak gelsin!
Aren bebeğin darp edildiği iddiasına ilişkin davada yeni gel...
Aren bebeğin darp edildiği idd...
18:37Düz yolda aksı kırılan pikap takla attı, faciadan dönüldü
Düz yolda aksı kırılan pikap t...
18:29Hurdacı Sektöründe Nakit Ödeme Güvencesi: AydoganGeriDonusum...
Hurdacı Sektöründe Nakit Ödeme...
18:26“Motorsiklet Yedek Parça Alımında Kaliteyi Belirleyen Kriter...
“Motorsiklet Yedek Parça Alımı...
Denizli’de TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası, Pamukkale’deki termal su debisi tartışmalarına ilişkin yaptığı açıklamada, debideki düşüşün Uşak’taki altın madeni faaliyetlerinden kaynaklandığı yönündeki iddiaların gerçeği yansıtmadığını ve bilimsel olarak desteklenmediğini bildirdi.
denizli24haber
EDİTÖR
Giriş: 11.12.2025 - 15:46
Güncelleme: 11.12.2025 - 15:46
Denizli Haber – TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası Denizli Şubesi, Pamukkale termal su kaynaklarıyla ilgili kamuoyunda son günlerde artan tartışmalar üzerine kapsamlı bir değerlendirme raporu yayımladı. Oda Başkanı Barış Semiz, açıklamasında özellikle TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası Uşak Şube Başkanı Ümit Alp’in Pamukkale termal su debisiyle ilgili beyanlarının bilimsel gerçeklerle uyuşmadığını vurguladı.
PAMUKKALE TERMAL SULARI İÇİN BİLİMSEL ÇALIŞMALARA ATIF
Jeoloji Mühendisleri Odası Başkanı Barış Semiz, Ümit Alp’in yapı denetim alanında görev yaptığını, Pamukkale konusuna ilişkin herhangi bir bilimsel araştırma, makale ya da mesleki inceleme sunmadığını belirtti. Semiz, bu noktada bilimsel literatüre işaret ederek şu değerlendirmeyi yaptı:
“Pamukkale konusunda yayımlanmış yaklaşık 20 SCI makale, 6 lisansüstü tez ve çok sayıda ulusal yayın mevcuttur. Bu çalışmalar incelenmeden, Uşak’taki altın madeni ile Pamukkale arasında bağlantı kurmaya çalışmak bilimsel temelden yoksundur. Pamukkale’deki debi düşüşlerinin temel sebepleri, son 10 yıldır devam eden kuraklık, kar yağışındaki belirgin azalma, sağanak yağışların artmasına bağlı yeraltısuyu beslenmesinin zayıflaması, ova kesiminde ılık su amaçlı sondajlar, Karahayıt’ta derin sondajlardan aşırı termal su çekimi, rezervuar basıncının düşmesi, sismik etkiler ve akım yollarındaki doğal değişimler ve karbonat çökelmesi ile kaynak kanallarının tıkanmasıdır. Yer altı suyundaki azalma yalnızca Pamukkale değil, Denizli'deki pek çok soğuk su kaynağın da görülmektedir’ dedi”
DEBİ DÜŞÜŞÜNDE KURAKLIK, SONDAJLAR VE SİSMİK ETKİLER ÖNE ÇIKTI
Hazırlanan değerlendirme raporunda, Pamukkale’de gözlenen debi düşüşünün çok faktörlü bir süreç olduğuna dikkat çekildi. Açıklamada, son 10 yıldır yaşanan kuraklık, kar yağışlarında belirgin azalma, sağanak yağışların artışına bağlı olarak yeraltı suyunun düzenli beslenememesi gibi iklimsel unsurların etkisine işaret edildi. Bunun yanında, ova kesiminde ılık su amaçlı açılan sondajlar, Karahayıt bölgesinde derin sondajlardan yapılan aşırı termal su çekimi ve bu süreçlerin rezervuar basıncını düşürmesi de önemli unsurlar arasında sıralandı.
Jeoloji mühendisleri, sismik etkiler, akım yollarındaki doğal değişimler ve karbonat çökelmesine bağlı kaynak kanallarının tıkanmasının da Pamukkale’nin termal su rejimini etkileyen başlıca teknik nedenler arasında bulunduğunu belirtti. Oda, yeraltı suyu miktarındaki azalmanın yalnızca Pamukkale ile sınırlı olmadığını, Denizli genelinde birçok soğuk su kaynağında da benzer durumun gözlendiğini ifade etti.
TERMAL OTELLERE ISI POMPASI ÖNERİSİ
Açıklamada, bölgedeki termal otellerin ısıtma amacıyla yoğun biçimde termal su kullanmasının da rezervuar basıncını olumsuz etkilediğinin altı çizildi. Başkan Barış Semiz, bu konuda çözüm önerisini şu sözlerle dile getirdi:
“Termal suyun tonu 6 TL. Bu çok düşük bir bedel olduğu için oteller tasarrufa yönelmiyor. Oysa hiç su çekmeden yalnızca yeraltı kayaçlarının ısısını kullanan ısı pompası sistemleri uygulanabilir. Bu sistemlerde işletme maliyeti çok düşüktür ve rezervuara zarar verilmez. Böylece Pamukkale kaynaklarında yeniden artış görülebilir. Bilimsel verilere dayanmayan iddialarla kamuoyunu yönlendirmek doğru değildir. Pamukkale gibi dünya mirası niteliğindeki bir alanda yapılacak her değerlendirme bilimsel temelde olmalı ve uzmanlık gerektirmektedir. Oda olarak tüm kurumlara iş birliği ve bilimsel destek vermeye hazırız.”
“BİLİMSEL VERİLERE DAYANMAYAN İDDİALARLA KAMUOYU YÖNLENDİRİLMEMELİ”
Jeoloji Mühendisleri Odası, kamuoyuna yansıyan her görüş ve iddianın, özellikle Pamukkale gibi dünya mirası kabul edilen bir alanda, mutlaka bilimsel temele dayanması gerektiğini vurguladı. Açıklamada, uzmanlık alanı dışında yapılan ve verilerle desteklenmeyen yorumların hem toplumsal algıyı hem de koruma politikalarını olumsuz etkileyebileceği belirtilerek, tüm kurumların bilimsel gerçekler ışığında hareket etmesinin önemine işaret edildi.
Oda, Pamukkale ve çevresindeki termal sistemlerin korunması ve sürdürülebilir kullanımı için ilgili kamu kurumlarına, yerel yönetimlere ve sektöre “iş birliği” çağrısı yaparken, bilimsel destek sunmaya hazır olduklarını bir kez daha yineledi.
BİR CEVAP YAZ
E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir