Aort Kapak Hastalıklarına Neden Olan Faktörler

Kalp, pompaladığı kanı vücudun tüm hücrelerine ulaştırarak organların ve sistemlerin işlevini sürdürmesini sağlar. Kan, oksijenini tüketerek içerisindeki oksijen seviyesini azaltır ve dolaşım aracılığıyla kalbin sağ karıncığına geri döner. Pulmoner arter aracılığıyla akciğerlere giderek yeniden oksijenlenir. Ardından sol ventriküle ulaşan kan, mitral ve aort kapaklardan geçerek aort damarına yönlendirilir ve vücudun her noktasına dağılır.

Kalp sol karıncığı ve aort damarı arasında sağlıklı bir kan akışının sağlanması, aort kapağının görevidir. Ancak aort kapağında darlık oluşması, kireçlenme görülmesi, yetmezlik sorununun bulunması ya da kaçak olması gibi sorunlar karşısında bu görevin sağlıklı şekilde yerine getirilmesi mümkün olmamaktadır. Bu durumun ihmal edilmesi sonucunda ise hayati risklerin meydana gelmesi kaçınılmazdır.

Aort kapak hastalıkları İstanbul tedavi seçenekleri, ülkemizde bulunan birçok şehre oranla çok daha gelişmiş durumdadır. Bu durum, nüfusun yoğun olması ve İstanbul’da bulunan sağlık kuruluşlarının ileri teknolojilere sahip olmaları ile doğrudan alakalıdır. Ancak burada dikkat edilmesi gereken asıl nokta, alanında uzman ve tecrübeli doktorların tercih edilmesidir.

Uluslararası çapta onlarca bilimsel projesi bulunan ve yüzlerce başarılı kalp ameliyatı gerçekleştiren Macit Bitargil, aort kapak hastalıkları tedavilerinde de gerekli tecrübe ve uzmanlığa sahiptir. Bu nedenle aort anevrizmaları istanbul ve aort kapak hastalıkları İstanbul tedavi seçeneklerini araştıran hastaların mutlaka www.macitbitargil.com adresini ziyaret etmeleri tavsiye edilmektedir.

Aort Kapak Hastalıklarına Yol Açan Etmenler Nelerdir?
Aort kapak hastalıkları, birçok farklı etmene bağlı olarak meydana gelebilmektedir. Altta yatan sebebin belirlenmesi ise alanında uzman hekimler tarafından yapılan tetkiklerin sonuçları ile belirlenmektedir. Bu sayede en doğru teşhis ve tedavilerin gerçekleştirilmesi mümkün olmaktadır. Aort kapak hastalıklarına yol açan nedenlerin ise kısaca şu şekilde sıralanması mümkündür:

●       Çocukluk dönemlerinde atlatılan romatizmal ateş nedeniyle aort darlığının oluşması,

●       Yaşın ilerlemesine bağlı olarak aort kapağının tahrip olması,

●       3 yaprakçıktan meydana gelen aort kapağının doğuştan 2 yaprakçık şeklinde oluşmuş olması,

●       Doğumsal anomaliler sonucunda aort kapağında kireçlenme ve darlık sorunlarının meydana gelmesi,

●       Kişilerin göğüs travması yaşaması sonucunda aort kapağının hasar alması,

●       Kişilerde konnektif doku hastalıklarının görülmesi,

●       Aort kapağının tam olarak kapanmasına engel olan kapak yetmezliği sorununun bulunmasıdır.

Aort kapağında görülen sorunlar, kalpten pompalanan kanda geri kaçmalara neden olmaktadır. Bu durum sonucunda pompalanan kanın tamamı aort damarına ulaşamamakta ve vücudun ihtiyaç duyduğu oksijen iletimi sağlanamamaktadır. Bu nedenle aort kapağı hastalıkları görülen kişilerde kronik yorgunluk ve solunum güçlükleri gibi şikayetler sıkça görülmektedir.

Aort Kapak Hastalıkları Tedavisinde Kullanılan Güvenilir Yöntemler
Aort kapak hastalıkları tedavisinde kullanılan en güvenilir yöntemler, kapak tamiri ya da değişiminin yapılması prensiplerine dayanmaktadır. Bu uygulamalar için kullanılan yöntemlerin ise kısaca şu şekilde açıklanması mümkündür:

●       Transkateter Aort Kapak Replasmanı: Kısaca TAVI olarak da adlandırılan ve son dönemlerde sıkça uygulanan bir tedavi yöntemidir. Özellikle yüksek cerrahi risk grubunda bulunan hastalar, ileri yaş grubunda olan kişiler ve orta risk değeri taşıyan durumlarda tercih edilmektedir. Uygulama için ilk olarak kateter yardımıyla hastanın kasık damarından kalbine ulaşılmaktadır. Kateterin ucunda, ortasında balon bulunan ve katlanmış şekilde hazırlanmış olan yapay bir kapak bulunmaktadır. Bu balon, aort damarı seviyesine geldiğinde şişirilmektedir. Bu sayede yapay kapak açılmakta ve sorunlu aort kapağı onarılmaktadır. İşlem başarılı şekilde gerçekleştirildikten sonrasında balon söndürülmekte ve kateter aracılığıyla çıkarılmaktadır.

●       Aort Kapak Tamiri: Aort kapağında görülen sorunların tedavi edilebilmesi için destekleyici dokuların yerleştirilmesi prensibi ile uygulanmaktadır. Yapışık yaprakçıkların ayrılması ve kapak dokusunun kesilerek onarılması sonucunda tam kapanmanın sağlanması gibi işlemlerin yapılması mümkündür. Ancak genel olarak kapak tamiri yerine değişim yapılması gerekmektedir.

●       Aort Kapak Değişimi: Aort kapak hastalıkları tedavisinde en sık uygulanan yöntemdir. Sorunlu kapağın çıkarılması ve yerine biyolojik ya da mekanik bir kapağın yerleştirilmesi prensibiyle uygulanmaktadır. Mekanik kapaklar genel olarak daha uzun ömürlüdür. Ancak hastaların hayat boyu kan sulandırıcı ilaç kullanmaları gerekmektedir. Aksi halde pıhtı oluşumu ve felç geçirme gibi risklerin ortaya çıkma ihtimali oluşacaktır. İnsan, domuz ya da sığır dokularından elde edilen biyolojik kapakların kullanımı halinde ise ilaç kullanımına ihtiyaç duyulmamaktadır. Ancak kapak deformasyonu nedeniyle 10 ila 15 sene içerisinde operasyonun yenilenmesi gerekeceği için genellikle genç yaştaki hastalar için önerilmemektedir.

Aort kapak hastalığı tedavisi için kullanılan tüm yöntemlerde dikkat edilmesi gereken temel nokta, ameliyatın en uygun zamanda yapılmasıdır. Aynı zamanda ameliyat kararı; hastaların genel sağlık durumları, şikayetleri, aort kapak hastalıklarının evreleri ve yaşları gibi kriterlere bağlı olarak verilmektedir.

Uygulanan tüm cerrahi yöntemler, vücuda kontrollü şekilde gerçekleştirilen travmalar olarak kabul edilmektedir. Bu nedenle tüm hastaların ameliyat olması tavsiye edilmemektedir. Erken evrelerde olan hastalıklar karşısında ise düzenli hasta takibinin yapılması ve ihtiyaç halinde ilaç kullanımının başlatılması yeterli olmaktadır.