Denizli
08 Mayıs, 2024, Çarşamba
  • DOLAR
    32.44
  • EURO
    35.05
  • ALTIN
    2347.7
  • BIST
    9003.22
  • BTC
    69462.36$

İkinci El Hayatlar

28 Ağustos 2023, Pazartesi 12:39
İkinci El Hayatlar

Merhaba sevgili okurlar, kısa bir aradan sonra birikenleri konuştuğumuz, temiz sayfaları naçizane görüşlerimiz ile kirlettiğimiz saatlerden hepinize selamlar getirdim. Bugün çağımızın tuhaf sorunlarından bahsedeceğiz. Tartışmaya hazır mıyız?

Evet diyenler ile yolumuza devam ediyor gibiyim. Sizde farkındasınızdır ki çevremizde bulunan insanların hemen hemen tamamı Sokrates, Aristo, Yunus Emre, Mevlâna vb. tarihe geçmiş çoğu bilge insandan daha çok bilgi sahibi ve egolu. Bunu neye borçluyuz? Sağımız solumuz neden Konfüçyüs kaynıyor? Fikir ve bilgi aynı şey midir diye sorarım size önce? Sosyal medyada kaynağı belli olmayan bir sürü kısa bilgi karmaşası arasında her gün kendinizi maruz bıraktığınız bu etkinlik sizi her şeyi bildiğini sanan ama sadece fikri olan ve fikirleri bile ikini el olan bir topluma çeviriyor olabilir mi?

Yolu bilmek yolda olmak değildir. Bunu nerde okuduğumu hatırlamıyorum ama zamanında çok düşündürmüştü. Sahiden yolu bilmek ile yolda yürümek arasında nasıl bir fark olabilirdi diye düşünürken basit bir örnek geldi aklıma. Elimde lanet olası bir cihaz var ve oraya yazıp gerçekten Ağrı Dağına nasıl gideceğimi öğrenebilirdim. Sahiden fotoğraflarına bakarak gitmiş gibi bile konuşabilirdim hatta birkaç fotoğraf paylaşıp bunu kendime bile inandırabilirdim. Sonuçta toplum onay verse ve bir beğeni tuşuna bassa bu benim için yeterdi. Peki yolu yürümüş sayılır mıyım? Konuyu bir toparlayalım dağıttığım zaman pis dağıtırım çünkü. ? Önceden bilgiye ulaşmanın erdemli bir yolu vardı. Kütüphaneler ve az sayıda fakültelerde kaliteli hocalar için yürünen yollar… Şimdi tek bir tık ile ulaşılabilen çok korkunç derecede büyük bir teknolojinin içerisindeyiz. Bu bize emek sarf etmediğimiz için değerli gözükmüyor olabilir mi? Ağrı dağına geze geze sora sora giden biri için bu yolculuk ne kadar önemlidir değil mi? Her karesini fotoğraflamaya çalışır ve zihninde notlar alır hatta internette bulunmayacak düzeyde tecrübe ve bilgiler aktarır. Peki ağrı dağına gitmiş gibi yapan ama sadece yolunu bilen ve fotoğraflarını gören kişi en fazla ne yapabilir? Bu yolu hiç yürümeyenlerin olduğu ortamda ahkam kesmeye ve havadan genel geçer bilgiler ile şov yapmaya devam edecektir. Size ağrı dağına anlatanların ayaklarına bakın arkadaşlar, yolu kazıdıkları tırnaklara bakın. Bu konunun ağrı dağı ile uzaktan yakından alakası yok ama istedim ki bir Ağrı Dağı metaforu olsun şayet çoğunluğun egosu Ağrı Dağını aşmış durumda. Emek sarf etmekten yaşayarak öğrenmekten geri durmayın herkes Ağrı Dağına gitmedi, o yolları kolaymış gibi anlatan zavazingolara çok aldırış etmeyin. Yolu yürüyün plana sadık kalın. Unutmayın ki Ağrı Dağının yolunu bilenler, Ağrı Dağına yürümüş olanları görünce kaçacak yer ararlar. Gerçek tektir o da yaşayarak emek vererek plana sadık kalarak öğrenilir. Canınızı yolu bildiğini iddia edenlerin manipülasyonları ile etrafında küçük bir zümreyi ikna etmiş zavazingolar yüzünden sıkmayın. Zavazingo ne demek bilmiyorum ama bu tiplere cuk oturuyor. Yolu bilen zavazingolara selamlarımı, Yolu yürüyenlere ise yüksek saygılarımı sunuyorum. ?

Plana sadık kal. Hızlı bilgi uyuşturucudur ve bağımlı olduğunu çok geç fark edersin…

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.