Koltuk Belası

Ben vallahi koltuk için gelmiyorum diyor, hatta otururken gören olursa diyor utanırım, koltuk için gelmiyorum dese de, bakıyor bir, ya bu koltuk şöyle böyle diyorlar bir otursak mı? Falan derken oturuveriyor. Aaaa sıcak konforlu hem etrafında dönüyor, hem koltuğun etrafında dünya dönüyor, ay gibi bir şey, bir de hem kendi etrafında dönerken, dünya onun etrafında dönerken araya insanlarda giriyor başlıyor dönmeye...

Tabi döndükçe kafa da dönüyor. Kafa da döndükçe hoş oluyor bir alem...

Koltuk için gelmedim dese de koltuğun sıcaklığı insanların sıcaklığından daha konforlu olduğu için kalkmıyor. Yani arada deniyor kalkmayı falan da olmuyor alıştı bir kere oturan bölge oraya...

Sonra o koltuğa kimseyi oturtmamak için başlıyor mücadele ilerde benden başkası oturursa? Bu şüphe bitiriyor koltuğa layık gördüğü ya da gelecekte oturma ihtimali olan herkesi bitirmek için verilen uğraşlar falan...

Sonra geldiği yeri unutuyor, getirenleri unutuyor, sıcak, konfor, dünya, dönmek falan hoş tabi...

Koltuk sarhoşluğu vallahi alkolden fena çarpar alkol anlık günlük falan da, koltuk sarhoşluğunun ayıkması o kadar zor ki...

Aslında hani eski tahta sandalyeler vardı bilirsiniz, ara ara böyle çivileri falan çıkmış, oturana asla rahat vermezdi o yüzden ucuna doğru otururlardı. Onlardan mı koysalar ne makamlara?

Aslında asıl makam ve koltuk insanların yüreğindedir. Yüreğe oturanlar değil ölüme ölümden sonra dahi kalkmazlar...

Ben sonunda deve çıkan o kadar tosun gördüm ki! Vallahi de billahi de insanların içine çıktıklarında yüreğini dinlendirecek bir koltuk bulamadılar…

Tedavisi olmayan bu koltuk hastalığına asla kapılmayın.  Kapılanı görürseniz de çok hızlı uzaklaşın oradan...

Sağlıcakla kalın..