Vallahi Bırakmam

Hudut güvenliğini sağlamak için döşenen, sınırlarımızı koruyan mayınlar neden temizlendi? Bütün dünya ülkeleri birbirlerine sınırlarını mı açtı? Tüm ülkeler, Atamın ‘’ Yurtta barış dünyada barış ‘’  düsturuna mı geçti? Artık savaşlar olmayacak mı? Artık sınırların korunmasına gerek kalmadı mı? Herkesin, resmi bir giriş yapmadan, kim olduğunu beyan etmeden, elini kolunu sallaya sallaya ülkemize girmesinin sorun doğurmayacağına mı kanaat getirdi ülkeyi yönetemeyenler?  Bütün dünya insanları barış içinde yaşamayı, kargaşa çıkarmamayı mı taahhüt etti? Terör örgütleri terörü bırakacaklarını mı ilan ettiler, silah mı bıraktılar?  Herkes iyi insan olacağına mı söz verdi? Bütün bunlar oldu da bizim mi haberimiz yok, ne oldu???

Bu mayınlar elbette ki yeni temizlenmedi, 2010 yılından itibaren yapılan mayın temizliğini muhalefet izledi, halk izledi ve on yılı aşkın bir süredir bu yukarıda saydıklarımızın hiçbiri olmadı, ya ne oldu? Ülkemiz tam bir geçici sığınmacı, kaçak göçmen havuzu oldu. Demografik yapımız, sosyal yapımız bozuldu.  Geçici sığınmacı statüsünde olan ve sonradan bir kısmı vatandaşlığa alınan bu yabancılar sağlıktan, barınmaya her türlü imtiyazdan yararlanırken, tüp bebek bile yaparken, doğum oranları kritik yüzdelere ulaştı.  Kriminal vakalar arttı. Geçici sığınmacılar ve kaçak göçmenler milli güvenlik sorunu haline geldi.

Peki, bu vahim tablo ile ilgili ne yapıldı? Hiçbir şey yapılmadı, aksine Avrupa Birliği ile Geri Kabul Anlaşması, İngiltere ile içeriğini tam olarak bilmediğimiz ama kaçak göçmenleri ülkemizde tutmayı taahhüt eden anlaşmalar yapıldı. Bu antlaşmalar çerçevesinde, batı sınırlarımızdan çıkmaya çalışan kaçak göçmenleri güvenlik güçleri kıskıvrak yakalıyorlar. Peki, bu kaçaklar doğu sınırlarımızdan girerlerken güvenlik güçleri neden kıskıvrak yakalamıyorlar?

Ellerini kollarını sallaya sallaya giriyor ama çıkmak istediklerinde yakalanıp, kaçak göçmen havuzundan ‘’Aman bir damla eksilmesin’’ diye ülkemizde tutuluyorlar.

Kara mizahlardan, kinayelerden, ironilerden çok sıkıldık ama evinize hırsız girmiş, kapıyı pencereyi kapatıp, çıkmasına izin vermiyorsunuz; ‘’Yok, vallahi bırakmam, benim evim senin evin, komşularıma girme, benim evimi dilediğin gibi soy’’ diyorsunuz, ülkemizin durumu işte o misal…