Denizli
02 Mayıs, 2024, Perşembe
  • DOLAR
    32.44
  • EURO
    35.05
  • ALTIN
    2347.7
  • BIST
    9003.22
  • BTC
    69462.36$

Geçmişe Yolculuk Başlasın

12 Şubat 2020, Çarşamba 12:07

Herkesin kendine has bir modası vardır değil mi? Peki moda nedir?

Moda, aslında hayatın ta kendisidir. Moda deyince aklımıza sadece giyim kuşam veya görüntü gelmemeli. Evimizdeki halılardan tutunda, kullandığımız elektronik cihazlara kadar uzanan bir tüketim anlayışıdır.Moda, bir toplumda bazı zaman dilimlerinde ortaya çıkan giyim tarzlarını da ifade edebilir; genel davranışlar, sanat, mimari, edebiyat ve yemek gibi birçok konuyu da içine alabilir.  Moda, neyi nasıl tüketmek gerektiğini açıklayan soyut bir kavramdır aslında. Kavram soyuttur ancak somut olarak hayatımıza girmektedir.

Modanın sözcük anlamı ise; “Değişiklik gereksinimi veya süslenme özentisiyle toplum yaşamına giren geçici yenilik” şeklinde tarif edilir.Moda olmak (beğeniye bağlı olarak yaygınlaşmak) ve modası geçmek (önemini yitirmek) gibi birleşik fiilleri de içinde barındırır.

 

Tarihte giyim tarzları “moda” olarak anılmış. Akıllarda sadece “giyim tarzı” olarak bilinen moda, sosyetenin ve burjuva kesimin giyim trendlerini yansıtan akımlar olarak biliniyor. Bana kalırsa moda öyle körü körüne dayatılan bir kuram olmamalı. Moda özgün kendine has olmalı. Yani moda, herkesin bir tarzının, bir modasının olmasıdır.  Aklıma gelen özgün bir deyimi de sizle paylaşmak isterim, “giydiğin marka olmamalı giydiğini markalaştıranlardan olmalısın.”

Moda her faktörden etkilenir. Örneğin, ekonomiden, siyasetten, ihtiyaçlardan, tarihten, teknolojiden, medyadan vs. daha birçok sayamadığımız uçsuz bucaksız bir alandan. En çokta moda farklı olma anlayışından yani dürtüsünden çıkan koca bir ihtiyaçtır.

Peki, bu kadar modanın anlamı ve faktörlerinden bahsettikten sonra birazda bu sezon yani 2019 kış aylarında bizleri içine çeken modaya bir göz atalım ne dersiniz?

Hepimiz aslında bu zamana kadar birçok ilham veren tasarımları giymiş ya da giyenleri görmüşüzdür. Hepimizin de bildiği gibi bu sene bir 70’lere ve 80’lere dönüş var bu sene. Örneğin, elbise ve eteklerde asimetrik kesimler, kumaşlarda kendinden desenli tasarımlar ve hatta üç boyutlu çiçek motifler, metalik renkli kıyafetler, pantolonlar yüksek bel kesim iken ve üst giyimde bol ve dökümlü modeller göze çarpmaktadır.

Bu kışın içimiz üşürken bizleri ısıtan moda renkleri arasında göz alıcı kırmızı tonları, turuncu ve pastel renkler dikkat çekerken, aksesuarlarda da metalik renkli çanta, kemer ve takılarda da pırıltılar hâkim.

Aynı zamanda defilerde, medyada ya da filmlerde gördüğümüz leopar kıyafetlerin şuan başköşede olduğunu da sanırım hepimiz biliyoruz. Bu sene gösterişli, renkli taytlar ve çoraplarda yerini almış durumda.

 

Pratik ve şık giyinmeyi seven kadınların kurtarıcısı olan taytları ve kot pantolonları da sık sık göreceğinizden şüpheniz olmasın. Asi görünmek isteyenleriniz için deri taytlar, coşkuyu yansıtmak isteyen kadınlar için desenli (en çok leopar) taytlar, salaşlık sevenleriniz için de boyfriend pantolonlar ve payet gümüş takımlar çoktan yerlerini aldılar.

 

Bu sene anlaşılan gardıroplarımız capcanlı, rengarenk ve ışıl ışıl olacak. Gardırobunuzu modaya çevirmek isterseniz rotanızı geçmişe (70, 80, 90’lı yıllara ) çevirin derim.

 

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.