Denizli
26 Nisan, 2024, Cuma
  • DOLAR
    32.44
  • EURO
    35.05
  • ALTIN
    2347.7
  • BIST
    9003.22
  • BTC
    69462.36$

GERİYE DÖNÜK ÖNYARGI

19 Mayıs 2021, Çarşamba 17:22
GERİYE DÖNÜK ÖNYARGI

Merhaba sevgili okurlarım, sizleri yine farklı bir perspektif ile farkındalık kazandıracak düşüncelerin etkisi altında bırakmadan önce biraz yaşanmışlıklarımızın ortak yanlarını konu bazında ele almak istiyorum. Konu tamamen anı yaşarken geçmişte yaşadığımız bazı durumlardan ibaret. Nedir bu durumlar?

Başınıza gelen herhangi bir durumda iç sesinizden '' Böyle olacağını biliyordum.'' ya da ''Aklıma gelmişti.'' gibi bazı olayların silsilesini önceden tahmin ediyormuşsunuz hissiyatı oluyor ama yinede müdahele etmekte geç kalmış oluyor musunuz? Bir örnek ile devam edelim.

Bir takım olarak giriştiğiniz bir projede, proje sonunda ekip olarak çuvalladığınız o anı düşünün bunu her şekilde düşünebilirsiniz. Bir mutfak, atölye, sınav, mülakat ya da bir yarışma olabilir. Neden böyle ortamların sonunda başımıza gelen olası kötü durumlarda hemen hemen ortak tepkileri veririz. Gerçekten sonunu tahmin ettiğimizi ya da aksilik çıkartan parçayı veya kişiyi neden olayın sonunda fark ederiz. Ve bu düşünce neden olay yaşandıktan sonra zihnimizden geçer? Peki, madem biliyorduk böyle olacağını neden müdahele edemedik?

Beynimiz ile ilgili enterasan bir konuya açıklık getirelim. Ve yukarıdaki konu hakkında tüm meraklarımıza cevap bulmaya çalışalım.

Beynimiz hayatta kalma becerilerini kullanırken sizi olaylardan, olgulardan ve diğer şahıslardan ayrı tutma gibi bir koruma içgüdüsüne sahiptir.Örneklerde verdiğimiz durumlarda geriye dönük önyargı yaşarız çünkü beynimiz sürekli olarak dünyayı anlamaya çalışır. Bunu yapmak için, sürekli olarak neden ile sonuçları birbirine bağlamaya çalışmaktayız ve bu sebep ile olay zincirlerini birbirine bağlıyoruz. Sebep ve sonucu anlamak, hayatta kalmak için temel bir beceridir, ancak geriye dönük önyargıya yenik düştüğümüzde, bu açıklamaları aşırı basitleştiririz. Öngörülemeyen olayları apaçık görüyor hissine kapılır: "Başından beri biliyordum" diye düşünmeye başlarız.

Warwick Business School'dan Profesör Nick Chater , History News Network'e verdiği bir röportajda , “Geçmişe dönüp baktığımızda, genellikle işlerin gerçekte nasıl olduğunu anlayabileceğimizi düşünürüz; 2008 mali krizine, komünizmin çöküşüne veya 1. Dünya savaşı; çünkü işlerin nasıl sonuçlandığını biliyoruz. Ama artık geriye dönük önyargıyı biliyoruz, bu 'anlayış duygusundan' şüphelenmeliyiz. Geçmişe dönüp bakabileceğimiz ve anlayabileceğimiz fikre şüpheyle bakılmalıdır. " demiştir. Anlayacağımız o ki bu düşüncenin beynimizin bizi suçlu arama yolunda aklamak için yapmış olduğu bir rahatlama yoludur. Peki doğru olan bu düşünce ile yaşamak mı? Yoksa bunu kontrol altına almak mı? Artık bir kahin ya da medyum olmadığını yani doğa üstü tahmin güçlerinin olmadığına kanaat getirmen gerektiğni mi düşünüyorsun?

Geriye dönük önyargının gerçek sonuçları vardır. Geleceğin, geçmişe dair yorumumuzu ne kadar etkilediği sorusu önemli çıkarımlara sahiptir. Bilişsel süreçlerimizin birçoğu nedeniyle, yardım edemeyiz, ancak bir sonucun bilgisinin, ondan önceki olayları algılamamızı etkilemesine izin veriyoruz.Bununla birlikte, bu geçmişe dönük yargıları net kayıtlarla hafifletebiliriz. Olayları çevreleyen tahminleri ve koşulları belgeleyerek, geçmişi daha doğru bir şekilde anlayabiliriz. Bununla geleceğe daha iyi hazırlanabiliriz.  Geleceği inşa ederken hislerinize değil kayıt altında tutuğunuz verilere göz atmanızı, tabi bunun için yaşadığınız hayatın iniş ve çıkışlarını kayıt altına almanızı tavsiye ediyorum. Başınıza herhangi bir durum geldiğinde suçluyu dışarda aramayı ve kendinizi zaten bu durumu başından beri bildiğinizi düşünerek yaptığınız rahatlatma merasiminden vazgeçmenizi öneriyorum. Tecrüblerinizi duygusal değil verisel depolamanız ve geleceğinizi bu verilere dayanarak inşa etmeniz sizin için her zaman daha faydalı olacaktır. Ben Furkan Karaıslı, bu ve bunun gibi farklı bakış açıları ve ansiklopedilerin tozlu sayfalarında kalmış bilgilerle ayrıca kendi çıkarımlarımla her an her yerde sizlerle birlikte olacağım.Merak ettiğiniz ve farklı bir bakış açısı kazanmak istediğiniz konuları yorumlarda belirtebilir veya iletişime geçmek için mail atabilirsiniz.

Beyninizin, çevrenizde ki insanlar ve geçmiş olaylar üzerinde önyargı oluşturmasına izin vermeyin. Beynimizin bizi korumak için oluştuduğu her düşünceyi kabul etmek belki başıma bir iş gelir korkusu ile mağaradan çıkamamaktır. Unutmayın hayat her zaman farkındalığı yüksek olan cesurları sever. Elinizi taşın atına koyun ve önyargı yerine yaşadıklarınızın verisel analizini yapın. Bir suçlu aradığınızı fark ettiğiniz o an sadece bakış açınızı inceleyin.

Bazı zamanlarda kocaman ufuklara açılan ama üstü tozlanmış pencerenizde göremediğiniz gerçekleri, küçük ama doğru yöne tutulmuş temiz bir mercekten görebilirsiniz. Düşüncelerin baktığınız pencereleri kirletmesine izin vermeyin.

 

Sevgilerle...

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.