Her karanlığın sonunda bir ışık doğar...

Tüm dünyayı etkisi altına alan korona virüs salgınından dolayı tüm dünya korku, panik ve endişe dolu günler geçiriyor. Can pazarına düştü insanlık, insan, insandan kaçar oldu. Artık ziller çalmıyor ve kimse kimseye sarılmıyor, Tatil planları yok artık kimsenin bu yaz finalinde, Denizin maviliğine hasret umutlar pencereden mahalleyi izlemekle meşgul bir ambulans sesi bozuyor birazcık varsa da huzurunu,
Televizyon haberlerine odaklanmışız her günün sonunda merak ettiğimiz vaka sayısı kaç oldu ? Can kaybımız ne oldu ? Yetkililerden uyarı sokağa çıkmayın...! Çıkmamak ister kimin canı ucuza gitsin ki ? Keşke şu faturalara ve giderlere de bir çare olsaydı diyor, ama sosyal mesafeyi koru diyor çıkarken dışarı çıkmak zorunda olduğunu bildiği eşine giderken...
Maskeni de takmayı unutma dedi merdivenlerden, hayat kavgası can derdine yenik düşer miydi ?
Düşüyor bazen düşmesin de düşüyor işte...
Atlatacağız bu günleri, geçecek elbette yine denizlerin mavi sularında Umut kuran hayallerimiz olacak, Rüzgarda fısıldayan türküler ile yürüyeceğiz, sokak şarkıcısının etrafında toplanıp dalıp, dalıp gideceğiz. Artık daha değerli olan şeylerin yerleri değişecek belki de , kim bilir maneviyatın yerini daha fazla insanlık alacak, her şeye son kez bakar gibi seveceğiz dünyayı , yarın yokmuş gibi yaşayacağız bugünü....
Son ırmak kuruduğunda,
Son ağaç yok olduğunda,
Son balık öldüğünde,
Beyaz adam paranın yenmeyen bir şey olduğunu anlayacak....!
Her karanlığın sonunda olduğu gibi bu karanlığın sonunda da ışık doğacak...
Işığın sonunda İnsanlık ağacının kök salarak filizlendiği yeni dünya düzeninde umarım tüm insanlar dersini almış ve ölümün ne kadar yakın olduğunu görmüş güç gösterisinin  gözle dahi  görülmesi imkansız bir virüse karşı nasıl etkisiz kaldığını anlamış olacaktır.
Beyaz adam paranın yenmeyen bir şey olduğunu anlamış olacaktır...
Rabbim hepimizi korusun...
Saygılarımla....