İLK İŞİMİZ MESUT HOCA OLMALI

Altaş Denizlispor, son yıllarda yaşanan en zor sezonu geride bıraktı. En zor sezonlardan biri demiyorum bakın en zor sezonu geride bıraktı diyorum. Gelin biraz geriye en başa saralım filmi. Sezon başlamadan önce kulübün başında kesinlikle göreve devam etmeyi düşünmeyen bir başkan ve yönetimi, kaldırılması gereken bir transfer yasağı, ortada sahaya çıkacak futbolcu olmaması gibi bir yumak sorun vardı. Kimilerine göre kayyuma gitmesi kesinleşmiş bir kulüptü Altaş Denizlispor. Hatta bir de İş İnsanı Uğur Akkuş ismi kamuoyunda dolandı durdu. 
Uzun lafın kısası SAHİPSİZDİ DENİZLİSPOR! İlk kongreye Allah’ın kulu gelmedi. İkincisine de pek fazla kişi gelecek gibi görünmüyordu ki. Devreye girmesi gerekenler geç de olsa bir şeyler yaptı ve Mehmet Uz önderliğinde bir yönetim oluşturuldu ve kongreye gidildi. Bu bir başlangıçtı ancak transfer yapmak gerekiyordu çünkü kadroda genç isimlerden başka kimse yoktu. Yaklaşık 15-20 milyon TL’lik bir yasak kaldırma miktarı, bir o kadar da yapılacak olan transferlere yapılacak harcama derken 40-50 milyon TL gibi bir rakam gerekiyordu. 
Yönetimin işi hiç de kolay değildi. Ortada Denizlispor’u maddi anlamda ilk etapta destekleyecek kimse görünmüyordu. Sezonun başlamasına iki elin parmakları kadar sayılı gün kalmıştı. Yönetim vurdu, kırdı yasağı açtı ve transferler başladı. Ancak akıllarda şu soru vardı. Futbolcular gideceği yere gitti bize ne kaldı da kimi transfer edeceğiz? Eleğin üstünde kalanları alabiliriz ancak derken yönetim ince eledi sık dokudu ve olabilecek en iyi transferleri yaptı. Ömer Şişmanoğlu, Gökhan Süzen, Djedje, Mayi sadece bunlardan bir kaçı. Vasatın bayağı üzerinde bir kadro kuruldu. Ancak transferler tamamlanana kadar 3 maç geçti ve 9 puan kaybedildi. 
Sezon öncesi kamp yapılmamıştı, oyuncu grubu birbirini hiç tanımıyordu, adaptasyon sorunu şu bu aşılması gereken şeyler için süre gerekiyordu. Yani hala uğraşılması gereken sorunlar vardı. Nitekim kadro bir yerden sonra oturdu ve ilk 11 en azından sabit oluşturulmaya başlandı Serhat Gülpınar tarafından. Ancak o istenen seviyeye bir türlü çıkamadı Altaş Denizlispor. Fatih Tekke geldi o Serhat Gülpınar’ı da arattı. Saman alevi gibi zaman zaman parlayan bir Denizlispor vardı ama alınan skorlar sezon sonu bizi ligde tutacak gibi değildi. Otoritelere göre Balıkesirspor’dan sonra düşecek ilk takım olarak biz konuşuluyorduk. Ta ki Mesut Bakkal’ın sihirli değneği takıma değene kadar.
Mesut Bakkal ne mi yaptı? Öncelikle takım içindeki tembelliği çözdü. Çalıştı ve çalıştırdı. Yıllarca farklı takımlarda Süper Lig dahil görev almış, nispeten başarılı da olmuş önemli bir teknik adamdı ve bir sistemi de vardı. Kafasındaki kısa sürede takıma oynattı. Oyuncularla birebir konuşmalar yapıp motivasyon yaptı. Takımın hocası değil babası oldu. Yönetim de başarılı hocanın işine hiç karışmadı ve bu sezon için fazlasıyla başarı kabul edilecek kümede kalma durumu gerçekleşti. 
Bundan sonra ne yapmalı derseniz oyuncuların pek çoğu ile zaten uzun süreli sözleşmeler yapılmıştı. Transfer yasağı kaldırılır kaldırılmaz bilemem ama Mesut Bakkal bu şehri ayağa kaldırır arkadaş. Futbol bilgisinin ne kadar yüksek olduğunu cümle aleme kanıtlamıştır diye düşünüyorum. İlk işimiz Mesut Hoca olmalı.