Denizli
26 Nisan, 2024, Cuma
  • DOLAR
    32.44
  • EURO
    35.05
  • ALTIN
    2347.7
  • BIST
    9003.22
  • BTC
    69462.36$

Konuşma bozukluğu düzelir demeyin!

03 Ocak 2022, Pazartesi 14:03
Konuşma bozukluğu düzelir demeyin!

Konuşma bozukluğu öğrenmeyi engelliyor!

Erken yaşta fark edilmeyen, edildiği halde tedavisi ihmal edilen konuşma bozuklukları, çocuğun yaşamını birçok yönüyle olumsuz etkiliyor.

En geç 3 yaşına kadar konuşma gelişimini tamamlaması gereken çocuklarda farklı gerekçelerle ortaya çıkan konuşma bozuklukları zamanla konuşma kaygısı, sosyal fobi ve okul fobisine dönüşebiliyor.

Konuşma bozukluklarını, konuşmanın gelişmesinde, akıcılığında, seslendirmede, gramer yapısında ve konuşma organlarının yapısından kaynaklanan konuşma kusurları, konuşma bozukluklarının nörolojik işleyişinden olabildiği gibi fizyolojik bazı sorunlardan dolayı da ortaya çıkarabilmektedir.

İnsanın konuşmaya doğuştan programlandığını, içinde bulunduğu toplumun sembollerini kullanarak dil gelişimini tamamlar, gelişimin tam ve zamanında olabilmesi için çocuğun önce işitmesi, yeterince sözlü konuşma duyması ve söz üretebilmesi gerekmektedir.

Kişinin söz üretebilmesi için de sesleri doğru algılaması ve konuşma organlarını düzgün kullanabilmek şart olduğu, konuşma bozukluklarının çeşitlilik göstermesi, sınıflandırmanın nörolojik ve fizyolojik açıdan da yapılabilmektedir.

Konuşma bozukluklarının gecikmiş konuşma, artikülasyon bozukluğu, özgün konuşma ve kekemelik şeklindedir:

Gecikmiş konuşma

Kişin kendisinden beklenen yaşa uygun dili kullanamaması. Konuşma gelişimi 2, 5 yaşında tamamlanmış olmalıdır.

Eğer bir çocuk 3 yaşına geldiği halde hala konuşamıyorsa bu durum gecikmiş konuşma olarak adlandırılabilir.

Ciddi bir sorundan kaynaklanıyor olabilir ve kesinlikle ihmal edilmemeli.

Gerekiyorsa tıbbi yardım alınmalı.

Bir çocuk 2 yaşında eğer tek tek sözcük kullanamıyorsa ebeveyn durumdan şüphelenmeli. Bir konuşma gecikmesi söz konusu olabilir.

Gecikmiş konuşma bozukluğunun; aile içerisindeki iletişimin yetersizliği, konuşma organlarındaki kusurdan, otizm, asperger gibi tanılara bağlı ortaya çıkabilmektedir.

Bir diğer konuşma bozukluğunun artikülasyon olduğu bu bozukluğun sözlü sembolleri doğru kullanamama ve ses üretememekle ilgilidir..

Artikülasyon Bozukluğu

Çocuk bazı sesleri birbiri yerine de kullanabiliyor. Buna ses ritim bozukluğu diyoruz. Örneğin ‘ R ‘ yerine çocuk ‘ Y  ‘ sesini kullanabiliyor.

Bu duruma artikülasyon, fonolojik bozukluk diyoruz.

Artikülasyon bozukluğu çocuğun konuşma organlarını doğru kullanamaması, uzun süre emzik emmesi, yutkunma davranışı sorunu, ağız ve yüz kaslarını doğru kullanmama, geniz eti, burun, yarık damak, yarık dudak gibi fiziksel sorunlara bağlı olarak ortaya çıkabilmekte.

Özgün konuşma bozukluğuna ilişkin ise;

Özgün konuşma bozukluğu

Bazı çocuklarda dilin gramer yapısıyla ilgili sorunlar olabilir.

Cümle yerine sözcük kullanır çocuk.

Sözcükleri arka arkaya kullanır ve bu sözcükleri tekrar eder.

Cümle içinde sözcük atlamaları yapar. Harfleri karışık kullanırlar.

Kendine özgü kusurlar olarak görülür.

Bu gruba özgün konuşma bozukluğu diyoruz.

Havaleler, zor doğumda beynin oksijensiz kaldığı her durum, düşmeler, başın arka kısmının çarpma sonucu zarar görmesi, nefesi bozan hastalıklardan olabildiği gibi epilepsi gibi nörolojik sebepler de özgün konuşma bozukluklarına neden olabilmektedir.

Kekemelik

Kekemelik de bir konuşma bozukluğudur. Konuşma ritmi ve akıcılıkla ilgili bir bozukluk olduğunukişilerde kararsız kalma, uzatma, hece tekrarları, duraklama şeklinde görülebilmektedir.

Her çocuk iki ay gelişimsel olarak kekeleyebilir bu davranışın kesinlikle pekiştirilmemesi gerekiyor aksi halde 2 aydan fazla sürmesi halinde durumun alışkanlığı dönme riskinin olması kaçınılmazdır. Kekemeliğin genetik bir geçişle olabildiği gibi, aile içi gerginlik, yaşanmış travma, zihinsel gelişimin hızlı oluşundan bazen de gelişim dönemine bağlı olarak kısa bir süreliğine ortaya çıkabilmektedir.

Konuşma bozukluğu düzelir demeyin!

Çocuk eğer konuşurken bazı sesleri yanlış çıkarıyor ve bu durum 5 yaşını geçtiyse çocukta öğrenme güçlüğü riskinin söz konusu olduğu durumlarda, ebeveynlerin bu durumda duyarsız kalmaması gerekmektedir.

Her ses için yapılması gereken konuşma egzersizlerinin olduğu bu noktada Özel Eğitim Uzmanları ve Dil Konuşma Terapistlerinden destek alınması gerekmektedir.

Konuşma bozukluğu Sosyal Fobiye dönebiliyor!

Konuşma bozukluğu yaşayan çocuklar zihinsel yönde kusur göstermemelerine rağmen çekingen kişilik sergileyebildikleri konusunda da dikkatli olmak gerekli olup, sorun yaşayan kişilerde konuşma kaygısı, ileride sosyal fobi ve okul fobisinin olabileceğini unutmamalıyız. Bu konuda ebeyven ve okul öğretmenlerine önemli sorumluluklar düşmektedir.

Öğretmenlere de görev düşüyor!

Bu kişilerle okulda arkadaşları alay edebiliyor. Çünkü farklı konuşma karşısında nasıl tepki vereceklerini çocuklar bilemeyebiliyor. Öğretmen bu durumu fark ettiğinde sınıfa konuşma yapmalı. Bu konuşma o kişinin olmadığı bir zamanda yapılmalı. Sınıfa, farklı özelliklerde olan çocuklara nasıl davranmaları gerektiğini anlatmalı.

Onunla alay edilecek bir durumun olmadığı, konuşmanın şeklinden çok ne söylediğine odaklanması gerektiği konusunda telkinlerde bulunmalı. Bu durumun geçici bir özellik olduğu ifade edilmeli.

Ve öğrenci kesinlikle öğretmen tarafından yardıma yönlendirmeli.

 

Bütün konuşma bozuklukları tedavi edilebilir

Tedavide erken müdahalenin önemli olması, 5 yaşından önce başlanan tedavinin hiçbir şekilde çocuğun geleceğine yansımayacağını unutmamak gereklidir.

 Tedavide ne kadar geç kalınırsa iyileşme süreci de o kadar uzuyor. Aksi durumda tedavi edilmeyen konuşma bozuklukları kişiliği olumsuz etkileyebiliyor.

Bu rahatsızlığın tedavisinde kesinlikle çok yönlü bir yaklaşım söz konusu olmalı.

Bu yüzden tedavide biz nörolojik, psikiyatrik ve psikoloji disiplinlerini bir arada kullanılmalıdır.

 

HALİL KÖKEN

Özel Eğitim Uzmanı

Dip No:31004

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.